Ankara’da Sahte Altınla Mücadele: Yeni Teknoloji ve Kiralama Modeliyle Önlemler

Sahanın nabzını tutan bir açıklamada, sahte altınlarla ilgili sorunların yalnızca çeşitliliğiyle değil, kapsamıyla da büyüdüğünü belirten bir yetkili, Darphane’nin basımına dair replikaların ve altın olmayan kaplama ürünlerin kuyumcuları nasıl kandırdığına dikkat çekti. “Sahtekarlığın sınırı yok; teknolojik gelişmelerle kaplama ürünler daha profesyonelleşti, sahte altınlar artık kuyumculara kadar ulaşan bir dolandırıcılık ağının parçası haline geldi,” dedi.

Bu bağlamda tespit ve önleme yöntemleri konusunda çarpıcı örnekler paylaşan yetkili, yurtdışından alınan cihazlarla sahtecilik tespitinin güçlendirildiğini aktardı. X-ışını floresan cihazlarının (XRF) kullanımıyla 99 doğruluk payına ulaşan çözümler üzerinde duruldu. “Sahte altını belirlemek için mihenk taşı olarak kullanılan geleneksel yöntemler de hala geçerli,” diyen yetkili, kaplama ürünlere karşı asit testi ve kesme gibi uygulamaların da sürdüğünü ifade etti.

Pilot çalışmalar kapsamında Ankara’da sahte ürün tespitinde hızlı iletişim ağları kuruldu. Bir kuyumcuya sahte ürün geldiğinde, bilgi tüm kuyumculara mesaj yoluyla iletiliyor; gerektiğinde şahıs fotoğrafı da paylaşılıyor. İl güvenlik birimlerinin desteğiyle altı kişilik bir ekip sahada görev alıyor ve yakalama oranı yaklaşık %95 olarak kaydediliyor.

Kiralama Modeli ile Altının Yeni Kullanımı Yetkili, Türkiye’ye altın kiralama modelini getirmeyi hedeflediklerini belirtti. Bu modelde altın sahipleri fiziksel varlıklarını kendi mülklerinde tutarken karşılığında kira biçiminde altın geliri elde edecekler. Bu yaklaşım, özellikle uluslararası kurumsal yatırımcıların Türkiye’ye önemli miktarda altın ve döviz yatırımı yapmasını kolaylaştırabilir.