Üçüncü Dalga Gözaltıları ve Gizli Tanık İfadelerinin Ayrıntıları

Operasyon dâhili süreçler kapsamında gözaltına alınan kişiler ve çıkarılan tutuklama kararları, uyuşturucu kullanımını kolaylaştırma ve örgüt kurma gibi suçlamaları kapsıyor. Haber merkezi bilgilerine göre, zanlılar evlere gelen kadınlara uyuşturucu temin etmek ve sonra cinsel ilişkiye girmek suretiyle çevrelerindeki kişiler üzerinden maddi ve sektörel kazanç elde etmeyi amaçlamış olabilirler. Tutuklama kararında delil durumları ve gizli tanık ifadelerinin bu kapsamda dikkate alındığı belirtiliyor.

3’ÜNCÜ DALGADA 30 GÖZALTI KARARI Ünlü isimlere yönelik soruşturmanın üçüncü dalgasında, 30 şüpheliden 8’i gözaltına alındı; oyuncu Saadet Ezgi Eyüboğlu da uyuşturucu kullanma suçundan yakalandı. Kasım Garipoğlu’nun Sarıyer’deki evinde gerçekleştirilen arama sonucunda silahlar ve çok sayıda uyuşturucu madde ele geçirildi. Ayrıca pazarlama ve marka danışmanları ile internet fenomenleri hakkında çeşitli suçlardan gözaltına alındı.

Milli sporcular ve diğer isimler Soruşturma kapsamında milli kick boksçu Recep Men de dahil olmak üzere birçok kişi gözaltına alındı. Eyüboğlu ifadesinin ardından serbest bırakıldı.

GİZLİ TANIK TEK TEK ANLATTI Dosyada en az beş gizli tanık bulunduğu ve ifadelerin genişletilen soruşturmada kilit rol oynadığı aktarılıyor. Gizli tanıkların bazı iddialarında isimler ve olay yerleri üzerinden kapsamlı detaylar paylaşılmıştır. Bunlar arasında Mehmet Akif Ersoy’un araç kullanımı ve çevresindekilerle kurduğu bağlar, bazı üst düzey kişilerle olan ilişki ağlarının tetiklediği menfaat ilişkileri de yer alıyor.

‘Muhabirken çakarlı aracı vardı’ 2019 yılında bir partide Ersoy’un avukat S.T. ile birlikte bulunduğu ve çakar lambalı araçlarla gezdiği ifade ediliyor. Bu dönemde de Ersoy’un sıradan bir muhabirken bile böyle bir araca sahip olduğu öne sürülüyor.

‘Hava atmak için Bakan arardı’ Gizli tanık, Ersoy’un bazen sosyal ilişkilerini güçlendirmek adına yüksek makamlı kişilerle iletişim kurduğunu ve bu kişilerin sosyal statüsünü etkili kullanmak için çabalar sarf ettiğini iddia ediyor. Ayrıca bazı yakınlık ilişkileriyle çevresindeki kişiler arasındaki dinamikleri değiştirmeye çalıştığı belirtiliyor.

‘Menfaat için kızları pazarlıyordu’ Tanık ifadesine göre Mehmet Akif’in bazı kadınları, bürokratlar ve iş insanları ile ilişkiler kurmalarını sağlayacak şekilde yönlendirdiği ve bu bağları kullanarak kendi ve çevresinin ticari çıkarlarını artırdığı iddia ediliyor.

‘Bürokratlar, yargı mensuplarıyla cinsel ilişki’ İfade ayrıntılarında, bazı siyasi ve yargı çevreleriyle ilişkiye girildiği ve bu ilişkilerin ilgili tarafların konumlarını güçlendirmek adına kullanıldığı belirtiliyor. Elâ, uyuşturucu kullanımı ve bu tür ilişkilerin medya grubundaki pozisyonları etkilediği yönündeki iddialar da dile getiriliyor.

‘Barcelona’da uyuşturucu kullandılar’ Tutuklu avukat Rezzan Epözdemir’e dair iddialar da benzer biçimde ele alınıyor; yakın zamanda Barcelona’ya da uzanan bu tartışmalarda uyuşturucu kullanımına dair izlenimler paylaşılıyor.

‘PKK üyesine güvenli nokta’ Gizli tanık, E.A.’nın PKK bağlantılarıyla ilgili bazı iddialara ve güvenli noktalar üzerinde konuşulan planlara değiniyor. İddialar, soruşturmanın politik ve güvenlik boyutlarını da gündeme getiriyor.

‘Eşini işe aldı’ Gizli tanık, Ersoy’un güç birliği içinde bulunduğu bir diğer ismin S.D. üzerinden bazı kamu çözümlerini hızlandırdığını, karşılığında yüksek meblağlarda para talep edildiğini ve sonunda B.A.D.’nin Habertürk’te işe alınmasının sağlandığını ifade ediyor.

Subaşı: Ülkeme döneceğim Uyuşturucu soruşturması kapsamında Acun Ilıcalı’nın eski eşi Şeyma Subaşı için yakalama kararı çıkarıldı. Subaşı, sosyal medya üzerinden ülkede daha ayrıntılı açıklamalar yapacağını belirtti.

Soylu: Lekeleme gayreti Eski İçişleri Bakanı Soylu, adının geçtiği konulara ilişkin olarak sosyal medya üzerinden tepkisini dile getirdi ve devletine hizmet eden kişilere yönelen bu tür iddiaların haksız olduğunu belirtti.

Tekdağ: Bu bir tezgah Tekdağ ise yazılı bir açıklama yayımlayarak gizli tanıkların iftiralarını reddetti ve kendisine yönelik suçlamaların asılsız olduğunu savundu.