Türkiye Madencilikte Yeniden Yapılandırma: Cari Dengeyi Güçlendirecek Yol Haritası (OVP 2026-2028)

OVP’nin 2026-2028 dönemine odaklanan bulgularına göre, Türkiye’nin cari açığında enerji sonrasının en kritik kalemlerinden biri olan madencilik, ithalata olan bağımlılığın azaltılması ve arz güvenliğinin güçlendirilmesi amacıyla ele alınmaktadır. Bu çerçevede, dijital dönüşümün desteklenmesi, yatırım ortamının iyileştirilmesi ve AR-GE ile yenilik ekosisteminin geliştirilmesi kilit başlıklar olarak öne çıkıyor.

Program kapsamında, üç yıl boyunca enerji ve madencilik sektörlerinde kullanılan kritik teknolojiler ile ekipmanların geliştirilmesi ve yerlileştirilmesini hedefleyen AR-GE ve ÜR-GE faaliyetlerinin desteklenmesi öngörülüyor. Ayrıca, dijital altyapı yatırımlarına hız verilerek enerji değer zincirinin dijitalleşme yol haritası oluşturulacak. Petrol, doğalgaz ve madencilik arama-üretim faaliyetlerinin iç ve dış pazarda artırılmasıyla rezervlerin ekonomiye katma değerli biçimde kazandırılması hedefleniyor.

Radyoaktif ham maddeler, nadir toprak elementleri, lityum karbonat ve bor ürünlerinin ekonomiye kazandırılması öncelikli hedefler arasında yer alıyor. Yüksek katma değerli bor ürünlerinin üretim ve satışlarının artırılması da programın önemli unsurlarından biri olarak vurgulanıyor. Buna ek olarak, madencilikte yatırım ortamını güvence altına almak amacıyla mevzuat düzenlemeleri yapılacak ve uluslararası standartlarda sürdürülebilir madencilik politikaları çerçevesinde maden ve jeotermal kaynakların ekonomiye kazandırılması planlanıyor.

Yerli üretim stratejisi cari dengeye doğrudan katkı sağlayacakPlatformun Sözcüsü Yılmaz, OVP’de madenciliğe verilen vurgunun Türkiye’nin dışa bağımlılığını azaltacağına dikkat çekerek, “Programda öne çıkan her hedef, Türkiye’nin cari açığının düşürülmesi ve dışa bağımlılığın azaltılmasıyla yakından ilişkilidir.” diye konuştu. Yılmaz, Türkiye’nin toplam cari açığının yaklaşık 130 milyar dolar olduğunu hatırlatarak, “Toplam cari açığın yaklaşık 60 milyar dolarlık bölümü madencilik ve altın kaynaklıdır. Altını hariç bıraktığımızda madencilik ürünlerinden kaynaklanan açık yaklaşık 30 milyar dolar düzeyindedir.” ifadelerini paylaştı ve madenciliğin ülke ekonomisi için ne kadar stratejik bir alan olduğunu vurguladı.

Yerli üretim ve teknoloji, cari dengeyi güçlendirecek Yılmaz, yerli teknolojiye dayalı üretimin artırılması ve yüksek katma değerli ürünlerin geliştirilmesinin ithalat bağımlılığını azaltarak cari dengeye doğrudan katkı sağlayacağını belirtti. OVP’de ortaya konan hedeflerin desteklenmesiyle madencilik sektörünün cari açığın azaltılmasında üstlendiği kritik rolün bilinciyle hareket edileceğini ifade etti. Türkiye’nin 2026-2028 dönemini kapsayan OVP, madencilik sektörünü cari açığın daraltılmasında öncelikli alanlar arasında konumlandırıyor; program, ithalata bağımlılığı azaltmayı, yerli üretimi artırmayı ve sektörde teknolojik gelişim kapasitesini güçlendirmeyi hedefliyor.