TRÇ Ekseni ve Bölgesel Stratejiler: Bahçeli’nin Görüşleriyle Türkiye’nin Yeni Yol Haritası

Türkiye, Türk ve İslam coğrafyasıyla kuracağı siyasi ve savunma iş birliğiyle bölgesel barışa katkı sunmayı hedefleyen bir yol izliyor. Bu yaklaşım, ülkelerin ortak güvenlik çıkarlarını merkezine alarak Türkiye’yi bir cazibe merkezi haline getirme potansiyeline dair vurgu yapıyor.

CAZİBE MERKEZİ: Bölgesel ve küresel dengelerde Türkiye’nin kilit konumunu güçlendirecek adımlar, Türk ve İslam dünyasının ortak çıkarlarını odak noktası yaparak uygulanabilir bir eşgüdüm yaratmayı amaçlar.

ABD İLE İLİŞKİLER: NATO bağlamında süregelen müttefiklik ilişkisini, Avro-Atlantik güvenlik mimarisine katkı sağlayacak biçimde ve her iki tarafın çıkarlarına hizmet edecek eşitlik temelinde yürüten bir politika benimsenmesi önerilir. Ekonomik ve güvenlik boyutları da bu dengede önem taşır.

RUSYA, ÇİN VE İRAN: Avrasya’nın stratejik omurgasında yer alan Türkiye’nin, başta Rusya, Çin ve İran olmak üzere Karadeniz ve Hazar Havzası ülkeleriyle kuracağı çok boyutlu iş birlikleriyle bölgesel istikrarı güçlendirmesi hedeflenir. Uzun vadeli ve kapsamlı politikalar bu doğrultuda geliştirilmelidir.

ASLOLAN TÜRKİYE: Jeopolitik merkezlilik bilinciyle hareket eden Türkiye, Doğu-Batı ve kuzey-güney dengelerini gözeten çok yönlü bir dış politika izlemesini sürdürmelidir. Eksen değişikliği veya ideolojik sapmalar gibi söylemler, Türkiye’nin asli hak ve menfaatlerinden vazgeçmez. Nitelikli güvenlik ve refah hedefleri doğrultusunda atılan adımlar ön planda tutulur.

BRICS ve ŞİÖ İlişkileri: BRICS’in Batı’nın alternatif bir çatı parçası olmadığı vurgulanır; Türkiye’nin BRICS ile ilişkisi Doğu ile bütünleşmeden bağımsız değildir. Türkiye, 2013 yılında ŞİÖ ile diyalog ortaklığı anlaşması kurmuş ve bu bağ 2017’de TBMM onayıyla yürürlüğe girmiştir. Dünya nüfusunun yarısı, Avrasya coğrafyasının büyük bir bölümü ve küresel ekonominin önemli bir oranı bu oluşum altında buluşur; bu sayede uluslararası iş birlikleri her açıdan değerlidir.