Enflasyon Düzeltmesi Uygulamasının Dördüncü Geçici Vergi Döneminde Kaldırılması: İş Dünyasının Beklentileri ve Sektörel Etkiler

Resmi Gazete’de yayımlanan Vergi Usul Kanunu Genel Tebliğiyle 2025 hesap döneminin 4. geçici vergi döneminde enflasyon düzeltmesi uygulamasının yapılmaması kararlaştırıldı. Bu karar, iş dünyası temsilcileri ve mali müşavirler tarafından değerlendirildi ve kararın uygulanabilirliği ile yarattığı etkilere dair görüşler paylaşıldı.

ASKON Genel Başkanı Orhan Aydın, kararın uygulama birliği ve mükelleflerin idari yükünü hafifletme açısından önemli olduğunu ifade etti. Aydın, Vergi Usul Kanunu’nun ilgili maddesi gereği bilanço esasına göre defter tutan gelir ve kurumlar vergisi mükelleflerinin geçici dönemler dahil enflasyon düzeltmesi yapma zorunluluğunun bu dönemde netlik kazandığını belirtti. Ayrıca, 4. geçici vergi dönemi için bu uygulamanın kaldırılmasının, muhasebe ve beyannamelerdeki karmaşıklığı azaltacağını, KOBİ’ler başta olmak üzere zaman ve maliyet tasarrufu sağlayacağını kaydetti.

Altın ve gümüş alım-satımı ve üretimini sürdüren mükelleflerin, her geçici vergi dönemi sonunda enflasyon düzeltmesi yapma yükümlülüğünün bulunduğunu hatırlatan Aydın, bu uygulamanın sektörün yapısı ve fiyat hareketliliği göz önüne alındığında bir istisna olarak sürdürülmesinin uygun olduğuna değindi. Dezenflasyon sürecini destekleyen ve öngörülebilirliği artırmayı amaçlayan bu düzenlemenin iş dünyasında planlama ve mali yönetim süreçlerine olumlu katkı sağlayacağını ifade etti. ASKON olarak sade, anlaşılır ve uygulanabilir bir vergi mevzuatının kayıtlı ekonomiyi güçlendireceğini ve sürdürülebilir büyümeyi destekleyeceğini vurguladılar.

“Olumlu ve yerinde bir karar olarak değerlendiriyoruz” ifadesini paylaşan Ankara Ticaret Odası (ATO) Başkanı Gürsel Baran ise kararın genel olarak olumlu bir adım olduğunu belirtti. Enflasyon düzeltmesi uygulamasının bazı mükelleflerin vergi yükünü azalttığını, ancak özellikle KOBİ’lerde yükü artıran sonuçlar doğurduğunu belirten Baran, bu yılın birinci, ikinci ve üçüncü geçici vergi dönemlerinde yapılan uygulamanın önceki düzenlemelerle belirlendiğini hatırlattı. Tebliğin bugün yayımlanmasıyla yaklaşımın yılın son geçici vergi dönemi için de netlik kazandığına vurgu yapan Baran, bürokratik yükün azaltılması açısından düzenlemenin iş dünyası için olumlu sonuçlar doğurduğunu söyledi.

Baran, enflasyon düzeltmesi uygulamasının geçici tedbirler yerine kalıcı olarak ele alınması gerektiğini, vergi sisteminde sadeleşme ve öngörülebilirliğin artırılmasının önemini kaydetti. İşletmelerin üretime, yatırımlara ve istihdama odaklanabilmesi için vergi uygulamalarının yük oluşturmayan, anlaşılır ve sürdürülebilir bir yapıya kavuşması gerektiğini belirtti. Bu bağlamda, enflasyon düzeltmesinin geçici vergi dönemleriyle sınırlı kalmadan kaldırılması ve vergi sisteminin reel ekonomiyi destekleyen bir anlayışla yeniden ele alınması talebini dile getirdi.

“İş yükünü azaltan olumlu bir adımdır” diyen TÜRMOB Genel Başkanı İrfan Hüseyin Yıldız ise enflasyon düzeltmesinin geçici vergi dönemlerinde fiilen uygulanmasının mümkün olmadığı konusunda görüşlerini yineledi. Dördüncü geçici vergi döneminin ortaya çıkardığı belirsizliğin tebliğ ile giderildiğini belirten Yıldız, bu düzenlemenin mükellefler ve meslek camiası için iş yükünü azaltan olumlu bir adım olduğunu vurguladı. TÜRMOB olarak enflasyon düzeltmesinin sadece yıllık dönem bazında ve vergi etkisi olmaksızın uygulanmasını savunduklarını, tamamen kaldırılması veya birkaç yıl ertelenmesi halinde mevcut mevzuatta yer alan “Sürekli Yeniden Değerleme” uygulamasının geçerli kılınmasının daha uygun olacağını belirtti.