Can Holding soruşturması: Holding ve iştiraklerinde kayyum dönemi ve iddialar

İstanbul’da sürdürülen soruşturma kapsamında, Can Holding’e bağlı şirketlerde suç örgütü kurulduğu, vergi kaçakçılığı, dolandırıcılık ve kara para aklama gibi suçlamalar öne sürülüyor. Bu süreçte 121 şirkete el konuldu ve gözaltı kararı verilen 10 şüpheliden 5’inin yakalanması sağlandı. Soruşturma, holding çatısı altında kurulan yapı üzerinden suç işlemek amacıyla örgüt kurulması ve çok yönlü eylemlerle mali fayda elde edilmesi üzerinde odaklanıyor.

MASAK raporları ve mali denetim birimlerinin incelemeleriyle, holding bünyesindeki şirketler aracılığıyla kaynağı belirsiz yüksek meblağlarda paraların aklandığı ve işlemlerin, sahte belgelerle vergi yükümlülüğünün azaltıldığı iddia ediliyor. Kurulu olan örgütün Kemal Can ve Mehmet Şakir Can liderliğinde hareket ettiği ve çok sayıda şirket kurarak denetim ve takibi zorlaştırdığı öne sürülüyor. Yönetim kurullarında yapılan değişikliklerle sorumluluk örgüt üyeleri arasında paylaştırılarak hukuki risklerin azaltılmaya çalışıldığı ima ediliyor.

Kaynak edinme ve aklama iddiaları, ticarileşen bazı şirketlerde nakit sermaye artışlarının ortaklara olan borçlar hesabına bağlandığı ve bu borçların gerçek dışı olduğu yönündeki bulgularla ilişkilendiriliyor. 7256 sayılı Varlık Barışı Kanunu kapsamında bu paranın şirkete yeniden yatırıldığı belirtiliyor ve suçtan elde edilen gelirin sisteme dahil edilerek aklandığı ileri sürülüyor.

MASAK ve kolluk birimlerinin elde ettiği bulgular, örgütün yasa dışı kazançlarını farklı sektörlere yönlendirerek hem aklama süreçlerini hem de ekonomik görünürlüğü güçlendirme amacı güttüğünü gösteriyor. Eğitim, medya, finans ve enerji gibi alanlarda gerçekleştirilen şirket alımları ve yatırımlar, örgüt gelirlerini büyütme ve kamuoyunda meşruiyet yaratma hedefleriyle bağdaştırılıyor. Şüphelilerin, yasa dışı gelirleri bu şekilde devlet denetimlerinden saklama çabası içinde oldukları değerlendiriliyor.

PATRONLAR ARANIYOR başlığıyla yürütülen operasyonda, 121 şirketin mal varlığına el konuldu ve TMSF kayyum olarak atandı. 10 şüpheli hakkında gözaltı kararı çıkarıldı; şu an gözaltına alınanlar arasında Cemal Can, Mehmet Kenan Tekdağ, Devran Can, Devran Çimen ve Kemal Çimen bulunuyor. Halen aranmakta olanlar ise Kemal Can, Mehmet Şakir Can, Rumert Onur Can, Murat Can ve Mehmet Kaya olarak sıralanıyor.

Kayyum atanan şirketler arasına Habertürk Gazetecilik, Show TV, Ciner Medya, HT Spor ve diğerleri dahil edilmiştir. Kararda, şüphelilerin suç örgütü faaliyetiyle elde edilen gelirlerin aklanmasına aracılık ettiği ve holding bünyesinde çok sayıda şirketin kontrolüyle hareket ettikleri tespit edilmiştir. Şüphelilerin yönetim ve yetki kullanımlarının tümünün TMSF’ye devredilmesi gerektiği sonucuna varılarak kayyum atanmasına karar verilmiştir.

‘Tütün ve akaryakıt kaçakçılığı’ iddiaları kapsamında Can Holding’in kurucusu olarak görülen Zamanhan Can ve ailesinin 1986 yılından itibaren faaliyet gösterdiği, 1990’da İstanbul’a taşındığı ve çeşitli kurumlar ile medya gruplarını bünyesine kattığı aktarılmaktadır. El konulan 121 şirketin bir kısmının enerji ve akaryakıt sektörüyle ilişkili olduğu, Holding’in Tekfen Holding’in hisselerini de satın aldığı ve geçmiş yıllarda tütün ile akaryakıt kaçakçılığı operasyonlarında adı geçtiği belirtiliyor. Ayrıca 2024 yılında Formula 1 İstanbul Park projesiyle ilgili ihalede tek teklif sahibi olarak çıkan Can Holding’in sunduğu teminatın sahte olduğuna dair iddialar da gündeme gelmiştir.