Asrın İnşası: Deprem Sonrası Yeniden Yapım Seferberliğinde Kamu-Özel İşbirliğinin Gücü

Yaşanan deprem sonrası koordinasyonun düzeyini yükselten bir çaba yürütüyoruz. Bu yeniden yapım sürecini asrın inşası olarak isimlendiriyor, 11 ilin tümünü kapsayan çalışmalarda ilan edilen hedeflere odaklanıyoruz. Günde yüzlerce konutun üretildiği bu süreçte, üzerinde durduğumuz ana nokta hız ile kalite dengesini korumaktır. Hükümet olarak bugüne kadar 75 milyar doları 11 ilimize aktardık; bu çerçevede 174 alanda çalışmalar sürüyor ve 3.481 şantiyede 200 binden fazla işçi emek veriyor. Şu anda gündemde olan süreçte 23 konut teslim edilmek üzere hazırlandı.

İşlerin hızını ve ölçeğini vurgulayan verilerle, asrın inşasında gösterdiğimiz gayretin bir göstergesi olarak sunuluyor: konut üretimi, günde 550, saatte 23 konuta ulaşan bir tempo ile devam ediyor. Bu hareketli süreçte, hedefler doğrultusunda kilometre taşları birer birer geçiliyor; tek hedefimiz, güvenli ve kaliteli yaşam alanlarını hızlıca hayata geçirmek.

Hatay’da basın temsilcileriyle buluşan Bakan Murat Kurum, bölgede yürütülen büyük şantiyelere değinerek, Malatya’daki TOKİ sahtesinin Türkiye’nin en büyük yapılarından biri olduğunu, Adıyaman ile İndere’deki proje alanlarının ise yükünü artırdığını söyledi. Dağları delecek şekilde inşa edilen alanlar 5 milyon metrekarelik bir kapsamı kapsıyor ve yaklaşık 100 bin kişiye güvenli yaşam olanakları sunuluyor.

Çevre ve tarih odaklı çalışmalar çerçevesinde, 4 büyük ildeki merkezler yeniden ihya edilerek eski dokuların korunmasına özen gösterildi. Hatay’da Atatürk Caddesi ve Tarihi Uzun Çarşı gibi noktalar, İskenderun’da sahil düzenlemesiyle örnekleşti. Adıyaman’daki Tarihi Meydan Projesi, Ulu Camii; Malatya’daki Bakırcılar Çarşısı ve Şire Pazarı; Kahramanmaraş’taki Tarihi Kapalı Çarşı ve Ebrar Sitesi gibi noktalar, simge değerlerini yeniden kazandı.

Hatay’ın önemi özelinde, bu il kriz anında dağılma yerine dirilişin simgesi olarak öne çıkıyor; burada gerçekleştirilen iş birliği ve kararlılık, deprem sonrası toparlanmanın en somut göstergesi olarak değerlendiriliyor. Türkiye’nin afetlerle mücadele eden tüm ülkelere örnek olması umudu, bu alanlarda yürütülen çalışmaların paylaşılmasıyla güçlendiriliyor.

Depremden doğan maddi kayıplar ve bunun ekonomik etkileri de konuşuluyor. Türkiye genelinde 104 milyar doları doğrudan, 150 milyar doları ise dolaylı olarak etkilemiş olan kayıplar, yüzlerce tesisi ve altyapıyı da etkiledi. Yaklaşık 2,5 milyon vatandaşımız başka illere göç etmek zorunda kaldı; o günden bu yana deprem bölgesi ülkenin en öncelikli meselesi olarak gündemde kalmaya devam ediyor.

Dirilişin yol haritası kapsamında yürütülen inşa çalışmaları bir bütün olarak kamu-özel sektör iş birliğinin gücünü gösteriyor. Seferberlik ruhuyla 11 ili kapsayan çalışmalar, 174 alanda, 3.481 şantiyede ve 200 binden fazla işçiyle sürüyor. Ayrıca şu süreçte 23 konutu tamamlayıp teslim etmek hedefleniyor; konut üretiminin hızı, saatte 23 konut, günde 550 konut olarak tanımlanıyor.

Yüzyılın Konut Projesi ise bu deneyimin 81 ile yayılmasını sağlayacak bir adım olarak öne çıkıyor. 500 bin yeni sosyal konut için planlanan bu proje, konut sahibi olmak isteyen vatandaşlar için yeni imkanlar yaratacak. TOKİ’nin yönetişimiyle ilerleyen bu süreçte, Türkiye Yüzyılı hedefleri doğrultusunda konut sayısı ve kalite odaklı yaklaşımlar sürdürülüyor. Bu proje, asrın inşasında elde edilen kazanımların daha geniş bir yayılmasına olanak tanıyarak, toplumun her kesimini kapsayacak bir sosyal devlet vizyonunu güçlendirecek.

Toplantı sonrasında hatıra ziyaretleriyle Antakya merkezde incelemeler sürdürüldü.