Milli misyon ve hakikat: Kıbrıs konusuna yeni perspektiflerle ulusal vizyonu irdeleyen kapsamlı bir analiz.
Görülen ufuklar, aydınlığın sadece ışık vermekle kalmayıp ısı üretmesini, milli birlik ve toplumsal dayanışmanın ise varoluş enerjisini oluşturmaya yatkın olduğunu işaret eder. Bu amacı yalnızca düşünceyle sınırlı tutmuyor, aynı zamanda yol göstericimizi daima onunla uyum içinde belirliyoruz. Gelecek tasavurumuz, Türk milletinin dünya sahnesinde en üst konumu hedefleyen, uzun vadeli ve ufuk ötesi bir yol haritasını temsil eder. Uzun vadeli hedeflere kilitlenenler, hayal olarak görünen ülkülerin peşinden gidenler ancak gönlü, vicdanı, ruhu ve şuuru yüksek olan kimselerdir.
Gerçek mesele, önümüzde beliren ufuk çizgisine odaklanmak mı, yoksa bu ufkun ötesine bakarak muhtemel fırsatları, ganimetleri ve zorlukları zamanında öngörebilmek midir? Bu aynı yüksek öngörü seviyesinin kıymetini, milli abidemiz Orhun Yazıtları’ndan günümüze uzanan dönüm noktalarında görmek mümkündür; ancak bu yolda hakikatin izinden ve kararlılığından sapmamak gerekir.
Atatürk’ün sıkı ilkelerini hatırlamak ve bu düşünceyi paylaşımla taçlandırmak istiyorum: “Biz hakikati arayan ve buldukça söylemeye cesaret eden insanlar olmalıyız. Hakikati ifade etmekten ve onun temsilini güçlendirmekten en küçük bir çekinmeye bile yer yoktur.”
Şu andaki siyasetin anlamı ve muhtevası, icra ve ifade yönünden hakikatla köklenen, hak ve halkın savunusuyla şekillenen bir temele dayanır. Hakikat neredeyse oradayız ve bu konumdan asla taviz vermeden devam edeceğiz. Açık ve net sözlerimizi eğmeden, bükmeden, çatışmacı çekimserlikten uzak bir biçimde ifade etmekten vazgeçmeyeceğiz.
Milliyetçi Hareket Partisi’nin özü doğru ve doğaldır; söylemi açık ve kararlı, wefaset ve vizyonumuz inanç ve ilkelerimizin rehberliğinde yol alır. Dava ve siyaset mücadelemiz, başka amaçlar için anılmamalı; tek bir hedefe odaklanmalıdır: hakikatin savunması.
Karşı taraflar bizi kırmaya, kırgınlık yaratmaya çalışsa da hakikati haykıran bir ses olmaktan asla vazgeçmeyeceğiz. Hakikati arayan, onu hedefleyen, onun etrafında hayat ve siyaset inşa edenler için gürültü hiçbir zaman pabuç bırakılacak bir yol değildir. Kıbrıs Türk’ündür, Türk’ün öz vatanıdır sözüyle başlayan temel hakikate yeniden vurgu yapıyoruz: Federasyon görüşleri geçerliliğini yitirir ve ileriye dönük anlam taşımaz. Kıbrıs milli davamızdır; geçmişteki alın teri ve hatıra bu bağı güçlendirir.
Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin 6. Cumhurbaşkanı’nı belirlemek için pazar günü yapılan seçimde, katılım yaklaşık %62,83 olarak gerçekleşti. Seçimde Cumhurbaşkanı seçilen Tufan Erhürman oyların %62,80’ini aldı; Ersin Tatar ise %35,77 oy oranıyla geride kaldı.
Bu açıklamalar, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin geleceğini belirleyecek demokratik süreçlerin dikkat çekici bir örneğidir ve ülke sınırları içinde saygı, minnet ve takdirle anılacaktır.