İsrail’in Batı Şeria hamlesine uluslararası tepkiler ve Trump’ın açıklamalarıyla gelişmeleri özetleyen kapsamlı analiz.

Çeşitli bölgesel ve evrensel kuruluşlar ile İslam dünyasının önde gelen blokları, İsrail’in Batı Şeria’da “egemenlik uygulanması” yönündeki yasa tasarılarını ortak bir açıklama ile sert bir dille kınadı. Bu çerçevede, Kudüs ve çevresindeki gelişmelerin bölge barışını tehdit ettiğine vurgu yapıldı.
İsrail Meclisi’nin kararındaki ilhak oylaması Batı Şeria’da yasa dışı olarak değerlendirilen yerleşimlerin İsrail’e ilhakını öngören tasarı, Meclis ön oyu olarak kabul edildi. Oylamaya katılan vekillerden 24’ü hayır, 25’i ise evet dedi; tasarının yasalaşması için Meclis’in kalan üç oylama sürecinden geçmesi gerekiyor. Bu süreç, bölgesel dengeler açısından dikkatle izlendi.
ABD’den Trump’ın ilhak konusundaki tutumu Amerika Time dergisine verdiği röportajda, ABD Başkanı Trump Batı Şeria ile ilgili oylamaya ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Trump, Netanyahu hükümetinin ilhak yönünde adım atması halinde bölgedeki istikrarın bozulacağını ve Arap ülkelerinin taahhütlerini hatırlatarak “Bu olmayacak” mesajını verdi. Taraflar arasındaki yakın temasın bir parçası olarak, ABD Başkan Yardımcısı JD Vance de konuyla ilgili açıklamalarda bulundu ve ilhak yanlısı bir adımın kendisine hakaret olarak göründüğünü ifade etti.
Trump’tan Netanyahu’ya uyarı: Dünya ile savaşamazsın ABD Başkanı, Netanyahu’nun küresel aktörlerle ilişkilerde izlemesi gereken yol konusunda net mesajlar verdi. Kayıt dışı bir değerlendirme ile “Dünya ile savaşmanın kimseye faydası yok” diyen Trump, dünyanın İsrail’e karşı artan baskısını ve bölgesel politikanın olası sonuçlarını ele aldı. Netanyahu’nun hareketlerini sınırlayıcı bir tutum benimserken, Katar konusundaki hatalı adımların bölgesel yankılarını da hatırlattı. Söz konusu açıklama, hem ABD-İsrail ilişkilerinin dinamiklerini hem de bölgedeki güç dengelerini yeniden değerlendirmenin gerekliliğini işaret ediyor.
Durumun karmaşıklığı karşısında taraflar arasındaki iletişimin sürmesi, uluslararası hukuk ve bölgesel güvenlik açısından kritik önem taşıyor. Tasarının yasalaşması için geriye kalan süreç, tüm paydaşlar için belirleyici bir döneme işaret ediyor.