İmamoğlu Soruşturması: Örgüt Yapısının Kolları ve Yansımaları

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yürütülen soruşturmada, ‘İmamoğlu çıkar amaçlı suç örgütü’ kapsamında 407 şüpheliyle ilgili iddianame hazırlandığı bildirildi. Bu süreçte 105 kişi tutuklu, kalanlar ise çeşitli tutuklama tedbirleriyle incelemeye alındı.

Örgütlü Suçlar Soruşturma Bürosu’nun açıklamasında, iddianamede Ekrem İmamoğlu’nun ilk ve esas hedefinin maddi kazanç elde etmek olduğuna vurgu yapıldı. 2019 yerel seçimlerinin ardından ikinci amaç olarak suç gelirleriyle siyasi parti olan Cumhuriyet Halk Partisi’nin yönetimini ele geçirme hedefinin belirlendiği, sonraki aşamada ise bu yapının ülke genelinde yayılmasının amaçlandığı ifade edildi.

CHP Hakkında Yargıtay Bildirimi
İddianamede, elde edilen kişisel verilerin CHP tüzel kişiliği adına usulsüzce yayıldığına dikkat çekilerek, CHP hakkında Yargıtay’a suç duyurusunda bulunulduğu kaydedildi. Savcılığın bildiriminde, YSK’dan temin edilen verilerin CHP sorumlusu tarafından üçüncü kişilere aktarıldığı, verileri temin eden şüpheli ile paydaşların bu verileri yaymaktan sorumlu kişi olan İsmet Korkmaz ve Sezgin Paydaş’a ulaştırdığı, son süreçte bu verilerin 2024 yerel seçimlerinde birçok kişi tarafından kullanıldığı belirtildi.

İddianamede ayrıca, sandık verileriyle diğer kişisel verilerin eşleştirilmesi sonucunda son halin Iras Bıyık’a gönderildiği ve 8.11.2023 tarihinde CEKİNO adlı firmanın çalışanı Hüsnü Can Şen’e iletildiği yönünde tespitler yer aldı. Şu anki bilgilere göre, verilerin CHP tüzel kişiliği adına usulsüz dağıtımı, Anayasa’nın 68-69. maddeleri ve 2820 sayılı Siyasi Partiler Kanunu kapsamında Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’na iletilmek üzere değerlendirmeye alınmıştır.

Ahtapot Gibi Genişleyen Örgüt Yapısı
İddianamede, örgütün sorumluluk alanının genişlediği ve İmamoğlu’nun liderliğindeki yapı ile belediyelerin yürütme alanlarında dahi örgüt üyelerinin karar alma süreçlerinde söz sahibi olduğunun altı çizildi. Buna göre 2019’da Cumhuriyet Halk Partisi İstanbul İl binasının satın alınması sürecinde, o dönemin il başkanı Canan Kaftancıoğlu’nun etkisizleştirilmesi ve sürecin şahıslar tarafından yürütülmesi gibi bulgular ifade edildi.

Ahtapot Kolunun Belediye Yönetimlerine Sızması
İddianamede, “Bir ahtapotun kollan gibi hareket eden örgüt, belediyeleri ele geçirme çabası içerisindeydi” şeklinde anlatılarak, İmamoğlu’nun soruşturma sürecinin kamuoyundaki tartışmaları engellemek amacıyla Cumhurbaşkanlığı adaylığı konularını da gündeme taşıdığı belirtildi.