Balıklı Rum Hastanesi sahte reçete olayında 5 şüphelinin kamu davası süreci ve gelişmeleri kısa özetle anlatılıyor.

Balıklı Rum Hastanesi Vakfı İktisadi İşletmesi ve ilgili kurumlar hakkında, kişisel verilerin izinsiz elde edilmesi ve sahte reçeteler üzerinden SGK’ya zarar verildiğine dair iddiaları kapsayan bir dava açıldı. Şüpheliler arasında hastanenin doktor, sekreter ve diğer çalışanları ile bazı bağlantılı kişiler bulunuyor.
İddianamede, hastanede görevli bazı çalışanların kimlik kontrolü yapmadan hastaları muayene edip resmi evrak düzenledikleri, bu kayıtlar üzerinden yeşil ve kırmızı reçeteler hazırlanarak kamu kurumlarına zarar verildiği ileri sürülüyor. Söz konusu durumun, hastaların gerçek kaydı olmaması ve sisteme giriş yapılmaması nedeniyle sigorta süreçlerinde sorun yaratması bağımlı olarak ifade ediliyor.
İddianamede ayrıca bazı hastaların adıyla sahte protokol numaraları kullanılarak reçete düzenlendiği ve bu işlemlerde dışarıdan temin edilen ilaçların SGK’ya faturalandırıldığı kaydedildi. “Sistem yoktur” denilerek hastanın sigortalı görünümüne sahip olmaması için zemin hazırlanması ve bu şekilde mali zararın ortaya çıkması durumu belirtiliyor.
İddianamede, ilgili sanıkların kamu görevi kapsamında resmi belgede sahteciliğe dönük eylemlerde bulunduğu, kişisel verileri hukuka aykırı olarak ele geçirme veya yayma suçlarına karıştıkları ve dolandırıcılık kapsamında kamu kurumlarına zarar verdikleri ifade ediliyor. Şüphelilerden bazıları için tutuklu, bazıları için ise tutuksuz veya firari durumlar söz konusu olduğu belirtilirken, dosyanın Bakırköy Ağır Ceza Mahkemesi’ne gönderildiği ve ilerleyen günlerde hâkim karşısına çıkacakları bildirildi.
Öne çıkan noktalar: Hastanede çalışan bazı kişiler tarafından resmi belgelere sahtecilik uygulanması, asıllarında olmayan protokol numaralarına yazılarak sahte reçeteler oluşturulması, ilaç temininde aracılık eden bağlı kişilerin süreçlere dahil olması ve SGK zararının ortaya konması süreçleri iddianamede ayrıntılarıyla yer alıyor.