Amber Milnes: Bademcik ve geniz eti ameliyatı sonrasında yaşananlar, iyileşme süreci ve kusma sendromunun işaretleri hakkında bilgilendirici rehber.

İngiltere’de yaşayan 5 yaşındaki Amber Milnes, geceleri rahatsız nefes alıp vermekte ve sık uyanmalar yaşıyordu. Doktorlar bu durumun uyku apnesi olduğunu belirledi ve tedavi için klasik bir müdahale olan bademcik ve geniz eti operasyonu planlandı. Küçük kız, aynı zamanda Tekrarlayan Kusma Sendromu nedeniyle de takip ediliyordu; bu durum, ameliyat sonrası takip sürecinin özel bir dikkat gerektirdiğini gösteriyordu.
Ameliyat planlandığı gibi ilerledi; her şey yolunda gidiyordu. Ancak birkaç saat sonra taburculuk kararında beklenmeyen bir değişiklik yapıldı ve Amber evine erken gönderildi. Bu karar, kusma riski nedeniyle ağrı kesici ve bulantı önleyici ilaçların ağızdan alınamaması sorununu beraberinde getirdi. Günler geçtikçe kızın durumu kötüleşti ve birkaç gün içinde hastaneye yeniden götürüldü. Doktorlar, boğaz bölgesinde enfeksiyon kaynaklı olduğu düşünülen ağır bir kanama tespit etti ve Amber’i kurtaramadı.
Ameliyattan sonra yaşanan bu olay, yetkililerin hastanenin taburculuk kararları ve takip süreci hakkında soruşturma açmasına neden oldu. Soruşturma süresince, ölümün ameliyatla doğrudan bağlantılı olduğu ya da ameliyat sonrası süreçteki eksikliklerle ilişkili olup olmadığı netleşemedi. Adli tıp raporu, ölümün nedeni olarak ameliyat sırasında yırtılan bir atardamarın enfeksiyona maruz kalmasıyla ortaya çıkan ağır kanamayı işaret etti.
Anne ve baba, kızlarının ölümünü önlemek adına erken taburculuk kararını ve sonrasındaki takip eksikliklerini hastane yönetimine karşı şikâyet konusu yaptı. Olayla ilgili yürütülen inceleme sonucunda, küçük Amber’in hastanede bir gece daha kalmasının veya ameliyat sonrası kusmayı engelleyecek tedbirlerin alınmasının ölüm riskini azaltıp azaltmayacağı belirsiz kaldı. Ancak uzmanlar, bu tür vakaların nadir olduğunu vurgulayarak kamuoyunu bu trajedinin istisnai bir durum olduğuna ikna etmek gerektiğini ifade etti.
Uyku apnesi olan ve -3 yaş altı çocuklar için ek hastalıklar mevcutsa- mutlaka bir gece hastanede kalmanın önemli olduğuna dikkat çekiliyor. Bademcik ameliyatı sonrası enfeksiyon oranı nadir olmakla birlikte, uygun sıvı alımı ve uygun ağrı yönetimiyle bu riskin azaltılabileceğini belirten Prof. Dr. Murat Ulusan, süreçte ailelerin dikkat etmesi gereken belirtileri şöyle sıraladı: – Yüksek ateş, – Ağız içinde kötü koku veya artan ağrı, – Çocuğun ağızdan sıvı alamayacak kadar halsizleşmesi. Bu belirtiler görüldüğünde sağlık kuruluşa başvurmak öneriliyor.
Amber Milnes vakasında, kan damarında yırtılma ya da ciddi kanamanın ender görülen komplikasyonlar arasında yer aldığı belirtiliyor. Uzmanlar, bu tip olayların yüz binlerce ameliyatta sadece birkaç kez rapor edildiğini ifade ediyorlar ve bu durumun toplum tarafından nispeten nadir olarak algılanması gerektiğini vurguluyorlar.
“Deneyimli ekipler tarafından yapılan bu operasyonlar genelde güvenli kabul edilir; ancak sıfır risk mümkün değildir” diyen Prof. Dr. Ulusan, uyku apnesi ve ek hastalıklar olan çocuklarda anestezi ve ameliyat sonrasındaki solunum risklerinin daha dikkatli izlenmesi gerektiğini belirtiyor. Ayrıca Tekrarlayan Kusma Sendromu (CVS) olan çocuklarda ameliyat sonrası bakımın daha hassas planlandığını ve kusmanın ameliyat bölgesinde kanamayı tetikleyebileceğini vurguluyor. CVS hastaları için taburculuk sürecinin aceleye getirilmeden, çocuk stabil hale gelene kadar devam etmesi gereken bir süreç olduğuna değiniliyor. Dr. Pınar Karadeniz ise bu konudaki görüşünü destekliyor ve hastaların atak sıklığına göre planlanan takip sürecinin, uzun vadeli sağlık için kritik olduğunun altını çiziyor.