Yusuf Akyel ve 3’üncü Ligde Yaş Kısıtlamasına Tepki

Türkiye Futbol Federasyonu’nun Yeni Yaş Kısıtlama Kararına Tepki Çeken Açıklamalar

Geçtiğimiz günlerde Türkiye Futbol Federasyonu (TFF), 3’üncü Lig’deki oyuncu uygunluğu konusunda önemli bir değişikliğe imza attı. Yapılan yeni düzenlemeye göre, 3’üncü Lig takımları önümüzdeki sezon en fazla 5 futbolcuyu, doğum tarihi 31.12.2000 ve öncesine ait olanları tescil edebilecekler. Bu karar, özellikle Küçükçekmece Sinop Spor’un 3’üncü Lig’de gösterdiği üstün performans ve play-off mücadeleleri sırasında gündeme geldi. Bu kural değişikliği, kulüpler ve oyuncular arasında büyük bir memnuniyetsizlik yarattı. Bu çerçevede, 34 yaşındaki deneyimli oyuncu Yusuf Akyel, dün Riva’da düzenlenen protestolarda aktif rol aldı ve bu duruma dikkat çekmek amacıyla DHA’ya özel açıklamalarda bulundu.

Yusuf Akyel, yeni kuralla ilgili olarak, “Bizim gibi birçok oyuncu, bu kuraldan olumsuz etkileniyor. Bu karar, özellikle play-off maçlarından bir gün önce açıklandı ve bu da bizleri ciddi anlamda zor durumda bıraktı. Maçlara odaklanmakta güçlük çektik. Bu kararın açıklanma zamanı gerçekten talihsiz oldu. Takım arkadaşlarımı motive etmek ve maçlara konsantre olmakta büyük zorluk yaşadık. Ayrıca, bu kurala göre oynayan futbolcuların sakatlık durumlarıyla da karşı karşıya kalıyoruz. Birçok arkadaşım, bu kurallar nedeniyle gelecek yıl yeni takımlar bulmakta güçlük yaşayabilir. Örneğin, sakatlıklar geçiren iki arkadaşım var; biri 30 yaş üstü, diğeri ise 27 yaşında. Bu durum, onların kariyerlerini ve gelecek planlarını olumsuz etkileyebilir. Ayrıca, bu kuralın açıklanma zamanı ve kendisi, bizim için gerçekten üzücü ve moral bozucu oldu. 19 yaşından beri profesyonel futbolun içindeyim ve toplamda 15 yıldır aktif olarak futbol oynuyorum. Oynadığımız dönemde 18 kişilik kadrolar ve 3 değişiklik hakkı vardı. Hem 1’inci Lig hem de 2’nci Lig, hatta 3’üncü Lig’de tecrübe kazandım. Büyüklerimizle rekabet ettik, hiçbir zaman yaş faktöründen şikayet etmedik. Bu zamana kadar, kurallar ne olursa olsun, hep bu kurallarla mücadele ettik. Örneğin, Süper Lig’de yabancı oyuncu sınırlaması kalktığında, Arda Güler gibi genç yetenekler yükselişe geçti ve Real Madrid’e transfer oldu. Aynı şekilde, 3’üncü Lig’den İsmail Yüksek ve Kerem Aktürkoğlu gibi oyuncular, uluslararası arenalarda kendilerini gösterdi. Bu noktada, bir futbolcunun yaşı önemli değil; önemli olan onun performansı ve yeteneğidir. İyi bir futbolcu, her ligde kendini kanıtlar. Ayrıca, hiçbir futbolcu sezon başında kulüpten anlaşma yaparken, zorunlu olarak yüksek meblağlar ödemek zorunda kalmaz. Kulüpler, bütçelerine göre hareket eder ve istedikleri rakamı ödeyebilir ya da ödemeyebilir. Türkiye’de büyük takımlar arasında Süper Lig’deki 3 büyükler, Trabzonspor ve Medipol Başakşehir gibi kulüpler ekonomik anlamda güçlü ve taraftar kitlesi büyük. Bu büyükler, ekonomik güçleri sayesinde alt liglerde de rekabet avantajı sağlar. Ancak, alt liglerdeki takımların bu büyükler kadar bütçe ayırması zordur. Eğer bütçeleri yetmiyorsa, şampiyonluk hedefinde olsalar bile, mali sınırlar nedeniyle gereken harcamaları yapamazlar. Sezon sonunda ise, ekonomik sıkıntılar ve finansal sorunlar ortaya çıkar. Bu da futbolcuların suçlanmasına yol açar. Oysa, futbolcu ve kulüp, birbirinin vazgeçilmez parçasıdır; biri olmadan diğeri var olamaz. Bu nedenle, iki tarafın da dengeli ve adil bir yaklaşım benimsemesi gerekir.

‘Yaşın Hiçbir Önemi Yok, Kim Daha İyi İse O Oynar’

Futbolda yaş faktörünün, performans ve yetenek açısından önemsiz olduğunu vurgulayan Yusuf Akyel, “Biz futbolcu kardeşlerimize her zaman iyi abilik yapmaya çalışıyoruz. Onlar da bize destek oluyor. 19 yaşında Beşiktaş’a karşı Türkiye Kupası maçında 1 gol ve 1 asist yaptım. O günden sonra da futbol hayatım devam etti. Asla yaşın önemi yoktur. Kim daha iyi performans gösteriyorsa, o oynamalıdır. Tecrübeli olmanın veya yaşlı olmanın, genç oyunculardan üstün olmayı garantilemediğini düşünüyorum. İyi bir futbolcu ise, her yaşta kendini gösterebilir ve şans bulabilir. Alt liglerdeki takımlar, ne yazık ki, çeşitli ekonomik ve altyapı eksiklikleriyle karşı karşıya. Birçok takımda suni çim sahalar var, soyunma odaları ise yetersiz ve kötü durumda. Bizler, bu sorunların çözümüne katkı sunmadığımız gibi, bu sahalarda futbol oynamayı teşvik ediyoruz. Ancak, bu ortamda gelişim sağlamak oldukça zor. Bu durum, yaklaşık 700-800 futbolcu ve onların aileleri ile birlikte 3 bine yakın insanı mağdur ediyor. Bu insanların geçimi, çocuklarının geleceği ve aileleriyle ilgili kaygıları var. Ayrıca, futbolun dışına itilme riskleri de söz konusu. Bu sorunlar, planlama eksiklikleri ve yanlış ekonomik politikalar sonucu ortaya çıkıyor. Dünya genelinde profesyonel liglerde, genç oyuncu sınırı veya yaş kısıtlaması gibi uygulamalara rastlanmaz. Bu uygulamalar, insani ve adil değildir. Eğer genç yetenekler, rekabet ortamında kendilerini gösterir ve formalarını alırlarsa, onların değeri artar ve kariyerleri gelişir. Yani, genç oyuncu olmanın avantajı, performans ve yetenekle kendini kanıtlamaktır. Cengiz Ünder, yabancı sınırı olmadan yurt dışına transfer oldu, Çağlar Söyüncü ise 1’inci Lig’den Almanya’ya geçti. Bu örnekler, gösteriyor ki, yetenekli oyuncular, yaş veya sınır tanımadan kendilerini gösterebilir ve fark yaratır.”