Yapay zeka ile üretilen müstehcen içeriklerin eğitim kurumlarındaki dijital yaşamı ve hukuki riskleriyle ilgili kapsamlı analiz.
Yapay zekâ destekli sahte fotoğraf ve videolar, dijital şiddet türüne dönüşerek özellikle gençler arasında hızla yayılan bir tehlike haline geldi. Son dönemde İzmir Buca’daki Sultan Alparslan Anadolu Lisesi’nde yaşanan olayda, bir erkek öğrenci iddiaya göre okulundaki tüm öğretmenlerin ve öğrencilerin yüzünü yapay zekâyla müstehcen içeriklere dönüştürdü. Görsellerin ortaya çıkması okul içinde büyük tepki oluştururken, bu öğrencinin ilk gün diğer erkek öğrenciler tarafından şiddete uğradığı belirtildi. Olayın ardından okul bahçesinde düzenlenen protestolarda öğrenciler, Adalet istiyoruz ve Mahremiyet kutsaldır gibi pankartlarla tepkilerini dile getirdi.
Tesadüfi keşif ve endişeler Öğrenciler, durumla ilgili sorumlular hakkında bir an önce cezai işlemlerin uygulanmasını talep etti. Bir öğrenci sohbetlerinde, “Olay tesadüfen ortaya çıktı. Görüntülerin nerede paylaşıldığını bilmiyoruz ancak telefonlarda yüzlerce fotoğraf vardı. Tüm öğrenciler olarak tedirginiz ve gerekli cezaların verilmesini istiyoruz” ifadelerini paylaştı.
Yanıltıcı içeriklere karşı dikkat Uzmanlar, dijital okuryazarlığı düşük olan ailelerin bu tür içerikleri gerçek sanarak çocuklarına ve başkalarına zarar verebileceğini vurguluyor. İletişim Bilimci Doç. Dr. Elif Posos Devrani, yapay zekâ ile üretilmiş görsel ve videoların gerçeklerden ayırt edilebilmesinin önemi üzerinde duruyor: Aileler, bu tür içeriklere şüpheyle yaklaşmalı ve çocuklarına dijital ortamı sorgulama becerisini kazandırmalıdır. Ayrıca Devrani, yasa ve etik alanında daha kapsayıcı bir yaklaşım gerektiğini belirterek, bütün paydaşların çocukların çıkarını gözeten sorumluluk üstlenmesi gerektiğini ifade ediyor.
Suç duyurusu ve hukuki sonuçlar Hukuk uzmanları, rıza dışında müstehcen görüntülerin oluşturulması ve paylaşılmasının yaşa bakılmaksızın hukuki ve cezai sorumluluk doğurabileceğini belirtiyor. 15-18 yaş arasındaki bireyler için cezai sorumluluk tamdır, fakat reşit olmayanlar için indirim uygulanabilir. Yapay zekâyla üretilmiş bu tür içerikler, gerçekteki yüz görüntüsüyle birleştiğinde kişilik hakkı ihlali ve hakaret suçu oluşturabilir. Aileler, öğretmenler veya mağdurlar adına suç duyurusunda bulunabilir ve maddi-manevi tazminat talep edebilir. Rehber öğretmenlerin ise özellikle cinsel içerikli vakalarda ihbar yükümlülüğü bulunmaktadır.