Türkiye’nin Makroekonomik Yol Haritası ve Enflasyonla Mücadele Stratejisi (Görünen Noktalar)

İlk dönemlerde finansal istikrarı güçlendirme amacıyla başlatılan program, şimdi ikinci aşamaya geçmiştir. Eylül 2023’te açıklanan üç yıllık yol haritasında ilk yılın hedefleri bütçe ve cari açığın kontrol altında tutulmasıyla tamamlandı. Şu anda ikinci evredeyiz ve dezenflasyon süreci bu aşamanın odak noktasıdır.

Bu yılın sonunda enflasyonun %30’un altında, bütçe açığının yaklaşık %3.6 civarında ve cari açığın %1.5’in altında olması öngörülüyor. Üçüncü aşama ise 2026’da başlayıp 2027’nin ilk yarısında tamamlanacak ve fiyat istikrarını pekiştirerek, dijital ve sanayi dönüşümüyle yapısal reformları gerçekleştirerek rekabet gücünü artırmayı hedefleyecek.

ENFLASYONLA MÜCADELE HAKKINDA Türkiye, enflasyonla mücadeleyi kolay bir süreç olarak görmüyor. 2023 yılında yayımlanan bir çalışmaya göre 56 ülkede enflasyon şoklarının normale dönmesi ortalama 3.4 yıl sürüyor. Programımız Eylül 2023’te başladı ve şu an ikinci evrede olduğumuz için üçüncü yıla bile yaklaşmadık. Depremin etkileri sürerken kamu harcamaları yaklaşık 3.6 trilyon TL düzeyinde harcama gerektirdi. Bu çerçevede bütçe açığını enflasyon baskısına yol açmadan piyasadan borçlanarak yönetmeyi başardık.

Manşet enflasyon geçen yıl Ağustos’ta %50’nin üzerindeydi; şu anda yaklaşık %33 seviyesinde. Ancak ayrıntılar her zaman bu rakamı tam olarak yansıtmaz. Temel mallardaki düşüşler Ağustos itibarıyla belirginleşti ve birçok üründe yıllık enflasyon %20’nin altına geriledi.

KİRA ARTIŞI İLE İLGİLİ AÇIKLAMA Enflasyonun %30’un üzerinde olmasının sebeplerinden biri, geçmiş uygulamalardan kalan kira ve eğitim kalemlerindeki sınırlamaların serbestleşmesiyle ortaya çıkan uyarlama sürecidir. Şu an kira artışı manşet enflasyonla birlikte dalgalanmakta; Ağustos ayı itibarıyla kira artışı %74, eğitim artışı ise %61 olarak görüldü. Bu etkenler normale dönmeye başlayacaktır.

ENFLASYONDA HİSSEDİLEBİLİR DÜŞÜŞ Yıl sonunda manşet enflasyonun %30’un altına düşmesini hedefliyoruz. Hizmet enflasyonu da bu süreçte önemli olsa da vatandaşlarımızın çoğunluğu kira ödemiyor ve kamunun eğitimi ücretsiz olduğu için eğitim enflasyonu vatandaşları doğrudan etkilemiyor. Bu nedenle enflasyonda hissedilir bir düşüş görüyoruz.

RİSK PRİMİNİN DÜŞÜK SEVİYELERİ Türkiye’nin risk primi bugün itibarıyla son beş yılın en düşük seviyesinde; yaklaşık 244 civarında seyrettiğini söyleyebiliriz. Bu tablo, enflasyonda düşüşün süreceğini gösteren bir işaret olarak değerlendirilmektedir. ENFLASYONDA DÜŞÜŞ DEVAM EDECEK Kararlılıkla ilerlediğimiz bu süreçte düşüş trendinin sürmesi beklenmektedir; elbette bu yol kolay değildir, ancak kararlılık temel önceliğimiz olmaya devam ediyor.