Türkiye’nin kültürel mirasına yönelen uluslararası iade başarısı ve 9.133 eserin dönüşünü etkileyici şekilde özetleyen meta açıklaması.

Türkiye, uzun süredir sürdürdüğü uluslararası iş birlikleriyle kültürel mirası koruma konusunda önemli adımlar atıyor. ABD’de başlatılan soruşturmanın ardından, heykeli satın alan koleksiyoner hakkında tutuklama kararı çıkarılması ve iade sürecinin hız kazanması, bu çabanın kilit anlarından biridir. Bronz heykelin iadesi, Türkiye’nin mirasına verilen uluslararası desteğin somut bir göstergesi olarak öne çıkıyor.
Heykelin sahibi olan Aaron Mendelsohn hakkında verilen tutuklama emri, eserin Türkiye’ye dönüş yolundaki kritik dönemeçlerden birini oluşturdu. Ayrıca Başmelek Mikail tasvirli mermer sütun başı ile birlikte iade süreci tamamlanan eserler, İstanbul’daki geçmişine yeniden kavuşuyor. Köken araştırmaları, bu eserlerin yasa dışı yollarla şehir dışına çıkarıldığına işaret etti.
29. Bu süreçte 28 eser için iade işlemleri sonuçlandı ve Bakan Yardımcısı Gökhan Yazgı tarafından ABD makamlarından teslim alındı. Aralarında Boubon kökenli parçalar, Düver Arkaik Dönem pişmiş toprak levhaları ve Roma dönemine ait Demosthenes başı gibi değerli kalıntılar bulunuyor. Toplam 9.133 kültür varlığı, bağımsız bir zaman diliminde topraklarıyla buluşturularak Türkiye’ye iade edildi.
Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, süreci şu sözlerle özetledi: “Boubon’un kayıp imparatorunu ülkemize kazandırmak için kararlı bir şekilde yürüttüğümüz uzun ve titiz bir süreç başarıyla sonuçlandı. Her eserin izini sürmek ve uluslararası iş birlikleriyle iade süreçlerini tamamlamak, kültürel mirasımıza sahip çıkmamızın ana hedefiydi.” Ayrıca Ersoy, Başmelek Mikail sütunu başı ile birlikte tamamlanan iade işlemlerinin 2018–2025 dönemi içinde 9.133 kültür varlığını topraklarıyla yeniden buluşturduğunu belirtti.