Türkiye’nin eğitim diplomasisiyle küresel iş birliği ve nitelikli insan kaynağı güçleniyor; öğrenme vizyonu dünyaya yayılıyor.
Eğitim, bilginin toplumun her katmanına köprü kuran en güçlü araçtır ve bu vasıta ile barış, adalet ve ortak insanlık ideallerinin temelini atıyoruz. Bu sorumlulukla hareket eden Bakanlık, eğitimi sadece sınırlarımız içinde değil, insanlığın ortak geleceğini inşa eden bir misyon olarak görüyor.
Günümüz dünyasında güvenlik yalnızca sert güçle elde edilemez; kalplere ve zihinlere dokunan yumuşak güç, diplomasinin en etkili aracıdır. Bu bağlamda eğitim diplomasisi, yeni düzenin kilit unsurudur. İngiltere, her ülkenin bağımsızlığına ve kendi kararlarına saygı göstererek, ilişkileri karşılıklı güven ve samimiyet temelinde kurmayı benimsemiştir; gizli menfaatler yerine dost ülkelerle ortak çıkarlar ve gönül köprülerini ön planda tutarız.
Karabağ ve KKTC gibi bölgelerde yürütülen çalışmalarla, eğitim diplomasisini küresel bir hizmet olarak konumlandırıyoruz. Türkiye Maarif Vakfı ile dış temsilciliklerimizin sayısı artarken, ilkokuldan liseye uzanan kapsamlı bir okul ağı kuruyor ve bu uluslararası yapı içinde yüzlerce öğretmenle faaliyet gösteriyoruz.
Uluslararası projeler, 125 ülke ile imzalanan 348 anlaşma ve ortak çalışmalar, dış temsilciliklerimizin ve personelimizin bağlı bulunduğu güçlü bir omurga oluşturmaktadır. Ayrıca dış alanda verilen Türkçe ve Türk kültürü dersleri, iş birliğine dayalı bir vizyonun somut göstergeleridir. Araştırmalara göre eğitim bilimleri, çocukların kültürel köklerini öğrenirken topluma adaptasyonu ve psikolojik dayanıklılığı artırır.
Eğitim diplomasisinde insan unsuru ve ortak vizyon bağlamında, EBA, HEMBA, EPALE ve Ülkem Yanımda gibi dijital platformlarımız artık yurtdışındaki vatandaşlarımıza da erişim sağlar. Bu dijital altyapı, Türkiye’nin küresel eğitim kapasitesini görünür kılar ve paydaş kurumlarımızla yürütülen çalışmalar, hem sahada hem de politikalarda uygulanabilir bir vizyon ortaya koyar.
Okul dışı eğitimdeki çabalarımız yalnızca fiziki mekânlarla sınırlı değildir. Yurtdışında görev yapan öğretmenlerimiz ve okutmanlarımız, bu diplomasinin somut temsilcileri olarak, öğrencileriyle birlikte ülkeler arasındaki dostluk ve güven köprülerini güçlendirirler. Onlar, eğitim yoluyla Türkiye’nin kültür ve değerlerini sahada yaşatarak önyargıları kırar ve karşılıklı saygıyı pekiştirirler.
Cumhuriyetimizin ilk yıllarından bu yana burs programlarımız da bu misyonun taşıyıcıları olmuştur. YLSY kapsamında yurt dışına gönderilen öğrenciler, çeşitli stratejik alanlarda donanım kazanıp ülkemize dönerek kalkınmaya yön verirler. Yurt dışına giden öğrencilerin önemli bir kısmı son yıllarda bu alanlarda uzmanlaşmıştır. Bu bağlamda, Türkiye Maarif Vakfı, YTB, TİKA, Diyanet İşleri Başkanlığı ve Yunus Emre Enstitüsü gibi kuruluşlar, ortak vizyonun farklı yüzlerini oluşturur.
Gönüllü kültür elçileri Yunus Emre Enstitüsü ve kardeş kuruluşlar, dil ve kültür diplomasisi alanında öncü rol oynar. Türkçe Yeterlik Sınavı ve ALTE onaylı sınavlar, Türkçe diplomasisini uluslararası arenada güçlü kılar. Yurt Dışı Türkler ve Akraba Topluluklar Başkanlığı (YTB) ise burslar ve projelerle sahada görünürdür ve on beş ülkede Türkçenin yayılımını destekler. TİKA ise 170’i aşkın ülkede eğitim alanında gerekçeli katkılar sağlar; modern okullardan öğretmen yetiştirme programlarına kadar geniş bir yelpazede hizmet verir.
Adil dünya inşasının anahtarı Yurt dışında yerleşik miktarda temsil gücüne sahip olan Türkiye Diyanet İşleri Başkanlığı da milli ve dini kimliği canlı tutan önemli bir aktördür. Eğitim diplomasisi, hegemonya aracı olarak değil, daha adil bir dünya kurmanın ana unsuru olarak görülür. Bu nedenle yumuşak gücün etkili kullanımı için merkezi koordine ile hareket etmek esastır. Böylece Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli, uzun vadeli altyapıyı ve küresel iş birliğini yönlendiren net bir pusula olarak önümüzde durur. Kimlik ile intibak, bilgi ile erdem ve gönüllü iş birliği, bu modelin temel taşlarını oluşturur ve dünyada yankı bulur.