DOLAR
39,2294
EURO
44,6651
ALTIN
4.225,63
BIST
9.486,56
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
İstanbul
Açık
28°C
İstanbul
28°C
Açık
Cumartesi Parçalı Bulutlu
26°C
Pazar Parçalı Bulutlu
26°C
Pazartesi Az Bulutlu
27°C
Salı Açık
27°C

Türkiye Ekonomisinin Güncel Durumu ve Gelecek Perspektifleri

Türkiye ekonomisinin güncel durumu, gelişmeleri ve gelecek perspektifleri hakkında detaylı analizler ve öngörüler sunuyoruz.

Türkiye Ekonomisinin Güncel Durumu ve Gelecek Perspektifleri
03.06.2025 09:40
A+
A-

Türkiye’nin Ekonomik Dönüşümü ve Yatırım Potansiyeli Üzerine Derinlemesine Bir Bakış

Avrupa İmar ve Kalkınma Bankası’nın (EBRD) yılın en önemli toplantıları kapsamında, EBRD Türkiye ve Kafkasya Yönetici Direktörü Elisabetta Falcetti’nin moderatörlüğünde düzenlenen “Türkiye’nin Ekonomik Dönüşümü ve Büyüyen Yatırım Potansiyeli” oturumu, Türkiye ekonomisine dair önemli değerlendirmeleri ve geleceğe yönelik vizyonu ortaya koydu. Oturumda, Türkiye’nin ekonomik gelişmeleri ve stratejik hedefleri detaylı bir şekilde ele alındı.

Konuşmasına, Türkiye’nin büyüklüğüne ve ekonomik gücüne vurgu yaparak başlayan Şimşek, ülkenin yaklaşık 86 milyon nüfusu ve 1,3 trilyon dolar olan GSYH’siyle bölgesinde önemli bir aktör olduğunu belirtti. Ayrıca, geçen yıl kişi başına düşen milli gelirin 15 bin dolar seviyesini aştığını ve bu rakamın, yüksek nüfusa rağmen, birçok gelişmekte olan ülkeden daha üstün olduğunu ifade etti.

Şimşek, 2003’ten 2024’e kadar geçen yaklaşık 21 yıllık dönemde, Türkiye ekonomisinin ortalama %5’in üzerinde büyüdüğüne işaret ederek, bu büyümenin sürdürülebilirliğine dikkat çekti. Dünya genelinde son yıllarda ekonomik büyümeyi olumsuz yönde etkileyen çeşitli faktörlere rağmen, Türkiye’nin uzun vadeli ekonomik perspektifinin oldukça umut vadettiğini vurguladı.

Enflasyonla Mücadele ve Yapısal Reformlar

Ekonomide enflasyonla mücadele kapsamında gerçekleştirilen politikaların, büyümenin bir süre yavaşlamasına neden olduğunu belirten Şimşek, bu durumun geçici olduğunu ve uzun vadede Türkiye’nin ekonomik potansiyelinin oldukça parlak olduğunu dile getirdi. Ayrıca, yapısal reformların ve sürdürülebilir borç yönetiminin, ekonomik istikrarın temelini oluşturduğunu kaydetti.

Türkiye’nin kamu borçluluğunun GSYH’ye oranının %92 seviyesinde olduğunu ve bu oranın, küresel gelişmekte olan ülkelerde ortalama %245 seviyesinin oldukça altında kaldığını belirten Şimşek, ülkenin finansal disiplin ve mali alanlarda önemli adımlar attığını vurguladı.

Gelişmiş Bir İş Gücü ve Altyapı Yatırımları

Türkiye’nin geniş ve nitelikli iş gücü havuzuna sahip olduğunu ve son 25 yılda altyapıya yaklaşık 300 milyar dolar seviyesinde yatırım yapıldığını hatırlatan Şimşek, özellikle dijital altyapıya büyük önem verildiğinin altını çizdi. Bu kapsamda, yapay zeka ve dijital teknolojilere odaklanarak, Türkiye’nin gelişmiş ekonomiler seviyesine ulaşmayı hedeflediğini belirtti.

Jeopolitik Konum ve Bölgesel Rolleri

Türkiye’nin bölgesel ve küresel jeopolitik gelişmelerde aktif bir rol üstlendiğine değinen Şimşek, Rusya-Ukrayna savaşındaki arabuluculuk girişimleri, Suriye’de sağlanan istikrar ve terörle mücadele çalışmaları gibi konuları örnek gösterdi. Ayrıca, Ermenistan-Azerbaycan ilişkilerinde kalıcı barışın tesisi ve Afrika’daki gelişmelere katkı sağlama gibi diplomatik girişimlerin önemini vurguladı.

PKK ile Mücadelede Son Durum ve Bölgesel Barış Vizyonu

PKK terör örgütünün fesih kararına ilişkin görüşlerini paylaşan Şimşek, Türkiye’nin son 50 yıldır yürüttüğü mücadelenin maliyetinin toplamda yaklaşık 1,8 trilyon dolar civarında olduğunu belirtti. Bu kapsamda, terörle mücadelede önemli bir aşama kaydedildiğine dikkat çekerek, “Bu gelişme, enerjimizi ve kaynaklarımızı yeniden inşa çalışmalarına yönlendirmemize imkan tanıyacak” dedi.

Şimşek, bölgeyi barış ve istikrara kavuşturmanın, ekonomik büyüme ve kalkınmanın temel taşı olduğunu vurguladı. Ayrıca, Suriye ve Irak gibi komşu ülkelerde istikrarın sağlanmasının, Türkiye’nin ekonomik ve sosyal gelişimine büyük katkı sağlayacağını düşündüğünü dile getirdi.

İlişkilerde Yeniden Canlanma ve Ekonomik Entegrasyon

Batı ülkeleri ve ABD ile ilişkilerin güçlenmeye başladığını belirten Şimşek, Avrupa Birliği’nin (AB) Türkiye’nin en büyük ticaret ortağı konumunda olduğunu hatırlattı. Ayrıca, uzun süre askıya alınan üyelik müzakerelerinin yeniden canlandırılmasının mümkün olmasa da, ekonomik entegrasyonun devam ettiğini ve Gümrük Birliği’nin modernizasyonu ile Türkiye-AB ticaret hacminin önümüzdeki 10 yılda 200 milyar avrodan 400 milyar avroya ulaşmasının hedeflendiğini açıkladı.

Ekonomik Program ve Enflasyonla Mücadele Süreci

Şimşek, Türkiye’nin ekonomik programının sağlam temellere dayandığını ve sürdürülebilir olduğunu belirterek, Orta Vadeli Program’ın (OVP) temel hedefinin fiyat istikrarını sağlamak olduğunu vurguladı. Enflasyonun, geçtiğimiz yıl yüzde 75 seviyesinden yüzde 38’e gerilemesinin, politika başarısının göstergesi olduğunu dile getirdi. Son dönemde piyasalarda yaşanan dalgalanmalara rağmen, finansal koşulların sıkı olduğunu ve Türk lirasında sınırlı da olsa bir zayıflama yaşandığını belirtti.

Petrol fiyatlarındaki düşüşün, enflasyon ve dezenflasyon sürecine olumlu katkılar sağladığını ifade eden Şimşek, ekonomik büyümenin biraz yavaşlayabileceğine işaret etti. Ancak, bunun sürdürülebilir olduğunu ve işgücü piyasasının oldukça güçlü olduğunu, işsizliğin son 20 yılın en düşük seviyesinde olduğunu vurguladı.

Kamu Maliyesi ve Dış Finansman Durumu

Kamu maliyesinde, harcamaların kontrol altında tutulmasının, enflasyonu düşürmede kritik olduğunu belirten Şimşek, Türkiye’nin altın hariç cari işlemler dengesinin fazla verdiğine dikkat çekti. Bu durumun, petrol fiyatlarındaki düşüş ve euro/dolar paritesinin de etkisiyle sağlandığını belirtti. Ayrıca, Türkiye’nin brüt dış finansman ihtiyacının azalmakta olduğunu ve dış borç oranının GSYH’ye oranının da düşük seviyede kalmaya devam edeceğini aktardı.

Koruma Politikaları ve Dış Ticaret Dinamikleri

Koruyucu ticaret politikaları ve gümrük tarifeleri üzerine sorulan soruya yanıt veren Şimşek, küresel ticarette oluşan bölünmenin, uzun vadede hiç kimseye fayda sağlamayacağını söyledi. Türkiye’nin, iç talep ve büyümeye odaklanan stratejisinin, korumacı politikalardan etkilenme oranını düşük tuttuğuna vurgu yaptı. Ayrıca, ihracatın %62’sinin serbest ticaret anlaşmalarıyla imzalanmış ülkelere yapıldığını ve bu sayede Türkiye’nin, küresel ticarette daha dirençli bir konumda olduğunu belirtti.

İşletmelere destek olmak amacıyla çeşitli mali kaynakların harekete geçirildiğine değinen Şimşek, özellikle küçük ve orta ölçekli işletmelere yönelik programların, ekonomik büyümeye katkı sağlayacağını ve bölgesel kalkınmaya destek olacağını sözlerine ekledi.

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.