Terörsüz Türkiye için yeni aksiyon planı: MHP ve Semih Yalçın’ın vizyonuyla güvenlik ve istikrar odaklı çözüm önerileri
Terörün, emperyal güçlerin stratejileriyle ülkenin bütünlüğünü hedef aldığı bir dönemde, toplumsal dokunun da zarar gördüğü belirtilerek yeni bir meblağba planı paylaşılmıştır. Yalçın’a göre, terörün yol açtığı olumsuzluklar sadece güvenlik boyutuyla sınırlı kalmayıp ekonomik ve sosyal alanda da gerilemelere yol açmıştır. Bu süreçte, PKK ve FETÖ başta olmak üzere tüm terör unsurlarına karşı kazanılan mücadele, Türkiye’nin kararlı duruşunu bir kez daha teyit etmiştir.
Semih Yalçın, MHP’nin artık terörsüz bir toplum için ağını genişlettiğini ifade ederek, Genel Başkan Devlet Bahçeli’nin öncülüğünde alınan kararların devlet politikası haline geldiğini vurgulamıştır. Parti, Terörsüz Türkiye hedefini esas alan bir paradigmada ilerlerken, çağdaş bir toplumsal atmosferin inşası için gerekli adımları atmaktadır.
Yeni program için süreç başlatıldı ifadesiyle, milliyetçi-toplumcu kadroların bu hedefe odaklandığı ve teşkilatların sosyal faaliyetlerle süreci desteklediği belirtilmiştir. 9 bölge ve 81 ili kapsayacak olan “Terörsüz Türkiye İçin Milli Birlik ve Dayanışma Buluşmaları”nın verimli sonuçlar doğurduğu(not edilmiştir). Bu çerçevede, toplumsal barış ve kardeşlik ikliminin bozulmaması için büyük fedakarlıklar gözetilmektedir.
Partinin halka dönük faaliyetleri yoğunlaştırılarak, yeni bir programın hayata geçirilmesi için çalışmalar sürdürülmektedir. 24 Ekim 2025’ten itibaren başlatılacak ziyaretler ve bu kapsamda gerçekleştirilecek sohbetler, vatandaşların tüm kesimlerini kapsayacak şekilde planlanmıştır. Ziyaretler esnaf, meslek odaları ve sivil toplum kuruluşlarını da içine alacak; köylere kadar ulaşacak geniş bir ağ kurulacaktır. Bu temaslar aracılığıyla Terörsüz Türkiye’nin somut adımlar ve uygulanabilir projeler üzerinden milletle paylaşılması öngörülüyor.
Toplum vicdanında gelişen olumlu algı için yapılan çalışmaların, kamuoyundaki olumsuz tartışmaları törpüleyeceği, terörün durdurulması yönündeki uluslararası çabalarla bağlantı kurulacağı ve Suriye ile Irak’ın toprak bütünlüğünün desteklenmesinin bu konuda ayrı bir önem taşıdığı belirtilmiştir. Ayrıca KKTC’nin bağımsızlık ve eşit statü konularında atılacak adımların Terörsüz Türkiye hedefiyle ilişkili olduğu vurgulanmıştır.
Terörle mücadele ortamının, ekonomik sorunlara odaklanan kaynak israfını azaltacağı ve Türkiye’nin bölgesel dengeler gözetilerek büyük devlet vasfını pekiştireceği ifade edilmiştir. Muhalefetin olumsuz algı çalışmalarına karşı sabırla yanıt verileceği, terörün toplumsal fayda peşinde olan siyasi hesapları beslemek yerine milletin güvenliği ve refahı için çaba gösterilmesi gerektiği dile getirilmiştir.
Bremen Mızıkçılarına karşı duruş kapsamında, hayat pahalılığına karşı devletin tedbirlerini desteklemek isteyenler için çeşitli sosyal sorumluluk projelerinin ve yasa tekliflerinin hayata geçirileceği belirtilmiştir. Türkiye’nin geleneksel değerlerini korumanın öncelikli olduğuna değinilerek, bu süreçte toplumun tüm katmanlarına katkı sunacak çalışmaların süreceği ifade edilmiştir.