Selanik’te Atatürk Evi yeniden ziyarete açılıyor: restorasyon adımları ve teşhir-tanzim projesinin detaylarıyla kültür mirası yeniden canlanıyor.

Bir hükümet görevlisinin sözleriyle başlayan konuşmada, Atatürk hatırasına sahip çıkmanın geçmişe değil, geleceğe dair bir sorumluluk olduğuna vurgu yapıldı. Kültür ve Turizm Bakanlığı olarak Türk kültürel mirasının korunmasına dünya çapında önem verdiklerini ifade eden yetkili, Selanik’teki Atatürk Evi’nin bu yaklaşımın somut bir örneği olduğunu belirtti. Ziyaretçilerin bugün bu mekanda Atatürk’ün ideallerinin izlerini ve Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucusuna olan bağlılığı görebileceğini söyledi.
Cumhuriyet Yürüyüşü’nün başladığı yer başlığı altında, Atatürk’ün doğduğu evin tarihsel süreç içerisinde yalnızca bir yapı olmadığını, aynı zamanda Cumhuriyete giden yolun ilk adımlarını barındıran bir mekan olduğuna işaret edildi. Ev ve çevresinin orijinal haline uygun olarak yeniden yaşatılması için yapılan çalışmaların, gelecek kuşaklara aktarma amacı taşıdığı ifade edildi. Bu konsept, geçmişi anlamada ve geleceğe yön verirken rehberlik etme işlevi görüyor.
TİKA iş birliğiyle restore edilen evi yeniden hayata geçirme süreci kapsamında, Selanik Atatürk Evi restorasyonu için 2022 yılında planlamalar başlatıldı ve 19 Aralık 2024’te çalışmalar sahneye konuldu. İç mekân ve dış mekânlardaki ahşap üretimi ile elektrik tesisatları yenilendi; sandık odası ve hamam özgün formuna kavuşturuldu, çatının bakımı tamamlandı ve avlu zemini taş kaplandı. Yeni sergi alanları ise Anı Evi’nin dönüşümünü destekler nitelikte tasarlandı: Atatürk ve Ailesi Temalı Oda, Zübeyde Hanım’ın Odası, Etnografik Sergi, Evin Tarihçesi Temalı Alan ve Kütüphane ile birlikte ziyaretçilere sunuluyor.
Eserler ve belgeler yeniden evine döndü kapsamında restorasyon süreci, arşivlerden getirilen parçalarla zenginleşti. Ankara’daki müze müdürlükleriyle koordineli çalışma sonucunda 12 eser ve Cumhurbaşkanlığı mührü replikası gibi değerli objeler tekrar değerlendirildi. Ayrıca Edirne ve Kırşehir müze müdürlüklerine ait eserlerin konservasyonu tamamlandı ve sergilenmeye hazır hale getirildi.
Atatürk’e ait belgeler ilk kez gün yüzüne çıktı diyerek, müzede sergilenecek az bilinen fotoğraflar ve arşivlere ait belgeler hakkında bilgilendirme yapıldı. Bu belgeler arasında Osmanlı arşivlerinden planlar, Yunanca ibareli 1925 tarihli bir belge ve farklı koleksiyonlardan gelen eserler bulunuyor. Eserler, müzede yeni konumlarıyla ziyaretçilere farklı bir deneyim sunacak.
Türk–Yunan dostluğunun somut simgesi olarak, Erdoğan’ın ziyaretleriyle ilişkilendirilen geçmişten günümüze uzanan bağın güçlendiği vurgulandı. Restorasyonun tamamlanması, Atatürk Evi’nin atmosferini eski ruhuna yakın bir şekilde yeniden çağırırken, 10 Kasım’da gelen ziyaretçiler için de özel bir anlam ifade ediyor. Yeni müze konseptiyle ev, artık bir “Türk Evi” olarak üç katlı bir sergileme düzenine kavuşuyor.
Yeni sergi temasına uygun olarak bodrum katı “Evin Tarihçesi”, orta katı “Etnografik Sergi” ve üst katı “Atatürk’ün Selanik Yılları” temasıyla yapılandırıldı. Eserler arasında 1.878 tarihli tapu belgesi, Ali Rıza Efendi’nin mirası, Afet İnan’ın kroki çalışmaları, Selanik Askeri Rüştiyesi’nin fotoğrafları ve Ressam Rahmi Pehlivanlı’nın Atatürk Evi tablosu gibi değerli parçalar yer alıyor. Bu düzen, ziyaretçilere mekânın tarihsel dönüşümünü kapsamlı bir perspektifle sunuyor.