Prostat kanseri riskleri, erken teşhis yöntemleri ve güncel tedavi seçenekleriyle ilgili güvenilir bir genel bakış.

Prostat bezinin hücrelerinde kontrolsüz ve hızlı büyüme sonucu ortaya çıkan prostat kanseri, güncel araştırmalar ışığında her 100 bin erkekten yaklaşık 35’inde görülmektedir. Avrupa’da erkekler arasında en yaygın görülen kanser türü olan prostat, kanserle ilişkili ölümler arasında 3’üncü sıraya yükselir. Yaşla birlikte riskin arttığı bu hastalık, çoğunlukla 50 yaş üstü erkeklerde kendini gösterir ve 65 yaş üzerinde daha sık karşılaşılır. Klinik çalışmalar, 30 yaş altında görülen oranı %5 olarak verirken, 79 yaş üstünde bu oran %59’a kadar yükselmektedir.
Aile öyküsünün etkisi Prostat kanseri öyküsü bulunan erkeklerde risk, iki katından daha fazla artabilir. Özellikle baba veya bir erkek kardeşin hastalık geçmişi olanlarda risk yükselebilir. Yaş, çevresel faktörler ve yaşam tarzı da bu riski etkiler. Aşırı kırmızı et ve işlenmiş gıdaların tüketimi, sebze-meyve alımının yetersizliği, yeterli fiziksel aktivite olmaması ve kilonun artması, hormonal dengesizliklere yol açarak hastalık riskini yükseltir.
Erken evreler genellikle belirti vermeden ilerler Uzmanlar, erken prostat kanseri döneminde belirtilerin hastalığın doğası gereği geç ortaya çıkabildiğini belirtir. Semptomlar idrarla ilgili değişiklikler, idrarda kan veya idrarın pembe-kırmızı- kahverengi görünmesi gibi bulgularla başlayabilir. İleri dönemde ise idrar kaçırma, sırt ve kemik ağrıları, erektil sorunlar, yorgunluk, istenmeyen kilo kaybı ve kol/ bacaklarda güçsüzlük gibi bulgular öne çıkar.
Erken tespit için tarama ve muayene önemlidir Erken tanı, tedavi başarısını belirgin şekilde artırır. Urology uzmanı Prof. Dr. Ramazan Yavuz Akman, 50 yaş ve üzeri tüm erkekler ile ailesinde prostat kanseri öyküsü olan 45 yaş ve üzeri erkeklere yıllık olarak PSA testi ve prostat muayenesinin yapılmasını önerir. PSA ölçümü ve muayene sonucunda şüphe durumunda multiparametrik prostat MR ve füzyon biyopsi gibi ileri görüntüleme ve tanı yöntemleri devreye girer. Son yıllarda PSMA PET sintigrafisi de metastaz tespitinde yaygın olarak kullanılan bir yöntem olarak güncelliğini korur.
Güncel tedavi seçenekleri Teşhis konulduğunda hastanın genel sağlık durumuna göre belirlenen çeşitli tedavi seçenekleri mevcuttur. Aktif gözlem, robotik veya açık radikal prostatektomi, radyoterapi, minimal invaziv tedavi teknikleri, hormon tedavisi ve kemoterapi, hastalığın seyrine bağlı olarak uygulanabilir. Her hastanın durumu için uygun olan tedavi planı, sağlık durumuna göre uzmanlar tarafından şekillendirilir.