Özel: Adalet, yolsuzluk ve deprem sonrası kriz yönetimini geniş çaplı eleştirel bir bakışla incelediği derin analiz.

CHP TBMM Grup Toplantısı nda Özgür Özel, Ekrem İmamoğlu’nun tutuklanıp görevinden uzaklaştırılmasıyla ilgili olarak yolsuzluk soruşturmalarının bir politik amacı olduğuna dair iddialarını sürdürdü. Aktaş suç örgütüne dair iddianameye atıfta bulunarak, haberleşen adalet ve siyaset arasındaki ilişkiye dikkat çekti: 704 yıl süren bir dava karşısında, kendisiyle aynı süreçte olan belediye başkanının 4 yıl hüküm giydirilmesi eleştiri konusu oldu.
Kahramanmaraş merkezli depremlerin ardından devletin tüm kurumlarının seferber olduğu gerçeğini anımsatan Özel, deprem sonrası sözlerin yerine getirilemediğini belirtti. “Bir yıl içinde herkes evine dönecek” denilen programın, bugün yüzbinlerce depremzedenin hâlâ konteyner ya da yakınlarında kalmasına yol açtığını vurguladı. Depremin etkilediği yerlerde karşılaşılan sorunlar, ekonomik krizle birleşince daha da belirginleşti ve vergi, borçlar ve mücbir sebep süreçlerindeki belirsizlikler esnafı zor durumda bıraktı.
Özel, depremzedelerin adalet arayışını sürdürme konusundaki kararlılığını vurgulayarak, “davaların takipçisi olmaya ve adaletsiz kararların yeniden yargılanması için üzerimize düşeni yapmaya devam edeceğiz” dedi. Bölgedeki tüm CHP örgütlerine, bölgede çalışan herkese teşekkürlerini iletti ve depremde kaybedilenleri rahmetle andı.
TBMM Genel Kurulu’nda Vakıflar Kanunu üzerinde yürütülen çalışmalara yöneltilen eleştirilerle birlikte, İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığına eleştirel bakışını sürdüren Özel, Hakimler ve Savcılar Kanunu’nun 48. maddesinin gereğini hatırlattı ve başsavcının ek gelir edinimi konusundaki sorularını gündeme taşıdı. Ayrıca 27 Ekim’deki Bayrampaşa Belediye Başkan Vekilliği seçimiyle ilgili tepkisini dile getirerek, seçmen iradesinin CHP tarafında olduğunu vurguladı.
“Terörsüz Türkiye” vizyonunu hedefleyen TBMM Milli Dayanışma, Kardeşlik ve Demokrasi Komisyonu’nun işlevselliğine ilişkin eleştirilerini kaydeden Özel, demokratik zeminde sorunun çözümü için destek gerektiğini belirtti. AİHM kararları çerçevesinde Selahattin Demirtaş ve Figen Yüksekdağ gibi siyasi tutukluların serbest bırakılması talebini yineledi.
Geçmişte dokunulmazlıkla ilgili anayasa değişikliğine dair oylamaya değinen Özel, günümüze ışık tutan bir özür çağrısı da yaptı ve geçmişteki hatalı yaklaşım için Türkiye’den özür dilenmesi gerektiğini ifade etti. Son olarak, geçmişteki rejimin Demirtaş ve benzeri siyasetçileri karşıt olarak görme tutumunun bugün Ekrem İmamoğlu için de karşıtlık doğurduğunu öne sürdü. Adaletin en kısa sürede tecelli etmesini ve siyasi tutukluların serbest bırakılmasını talep etti.
Bu ayıp, memleketi bu hale getirenlere yeter mesajı eşliğinde, Türkiye’nin vergi tablosu, yoksulluk ve enflasyon verileri üzerinden 23 yıllık iktidarın ekonomik performansını eleştirdi. TÜİK verilerinin yanı sıra ENAG’in hesaplamalarını da yan yana koyarak yüksek enflasyon ve gelir adaletsizliği iddialarını karşılaştırdı.