Osmanlı kuruluş coğrafyasını Çadırlı Kalesi ve Sakarya Seferi üzerinden yeni bulgularla analiz eden kapsamlı bir inceleme.
İstanbul destekli akademik bir incelemenin parçası olarak Bilecik Şeyh Edebali Üniversitesi Tarih Bölümü’nde yürütülen araştırma, Osmanlı kuruluş dönemi coğrafyasını somut bulgularla yeniden ele almaya odaklandı. Mezuniyet çalışmasının ana istikamı, Ertuğrul Gazi ile Osman Gazi dönemlerine ait yerleşim, kaleler ve askeri güzergahlar üzerinden yürütülen saha çalışmalarıyla arşiv kayıtlarının karşılaştırmalı bir analizi yöntemiydi. Bölgedeki tarihsel izler arşiv belgeleriyle sahadaki kalıntılar arasındaki ilişkiyi ortaya koymayı amaçladı.
Çalışma kapsamında Çadırlı Kalesi’nin konumu üzerinde yoğunlaşan ekip, Osman Gazi’nin fethettiği kaleler arasında bu yapının kendi fetih rotası üzerindeki önemini belirlemeye çalıştı. Bayırköy’ün yüksek ve kıvrımlı arazisinde bulunan kale, Osmaneli, Gölpazarı ve Sakarya Nehri hattını bir bakışla gözetleyebilecek stratejik bir noktada konumlanıyordu. Elde edilen bulgularda kale surlarının izleri, depolar ve merdiven kalıntıları dikkat çekti; bu yapı Bizans dönemine ait olarak değerlendirildi.
“İZNİK’İN FETHİNE GİDEN YOL ÜZERİNDE KİLİT BİR GEÇİŞ NOKTASI” başlığıyla öne çıkarılan tespitler, 1304-1305 Sakarya Seferi sırasında Osman Gazi’nin fethedilen kaleler arasındaki rolünü aydınlatma amacı taşıdı. İlk kroniklerden Lefke, Leblebici ve Çadırlı kalelerinin adlarının geçmesiyle birlikte bölgenin yoğunlaşılan bir çalışma alanı haline geldiğini belirten araştırmacılar, tırmanışlar boyunca bölgede “Çadırlı Mevkisi” ifadesinin arşiv kayıtlarında geçtiğini doğruladı. Kalıntılar, merdiven izleri ve su ile hububat depoları gibi unsurların varlığı, kalenin Bizans dönemi bağlamında değerlendirildiğini gösterdi.
Çetin, elde edilen somut kanıtların Osmanlı kuruluş tartışmalarına önemli bir katkı sunduğunu vurgulayarak şunları söyledi: “Kroniklerdeki yer adları ile saha bulgularının örtüşmesi, erken Osmanlı kaynaklarının tarihi gerçekliğini güçlendirmektedir.” Ayrıca Çadırlı Kalesi’nin konumunun Bayırköy bölgesinde, bölgeye hakim bir noktada yer aldığı ifade edilerek, kalenin Gölpazarı yönünü rahatça gözetebildiği ve Sakarya Nehri’nin Paşalar Boğazı kısmını kapsadığını belirtti. Bu stratejik konumun, İznik’in fethine giden yol üzerinde kilit bir geçiş noktası olduğuna işaret ettiği vurgulandı.
“ÇADIRLI Kalesi’nin Tespitinin Anlamı” kısmında, bu bulgunun yalnızca Bilecik’in Osmanlı tarihindeki rolünü güçlendirmekle kalmayıp, kuruluş coğrafyasının yeniden haritalanmasına da katkı sağladığı ifade edildi.
Çalışmaya ilişkin bir diğer vurgu ise Sakarya Seferi bağlamında ele geçirilen kalelerin yerlerinin netleşmesi yönündeydi. Bölgesel arşivler ile saha çalışmaları arasındaki entegrasyon sayesinde, Leblebici, Çadırlı ve Lefke kalelerinin konumlarının netleşmesi amacıyla derinleşen bir analiz yürütüldü. Kroniklerdeki bilgiler, güncel haritalar ve yöre halkıyla yapılan görüşmeler neticesinde kalelerin muhtemel yerlerinin belirlenmesi hedeflendi.