Okullarda güvenlik sorunları ve sendika görüşleri için yeni bir çerçeve: riskleri ele alan, çözüm odaklı ve gerçekçi öneriler.

Olayın bir gün öncesinde M.K.’nin sosyal medya paylaşımlarında yer alan sözler, güvenlik tartışmalarını yeniden gündeme taşıdı: “Önümde arkamda babam olduğu sürece ağa da benim, paşa da benim.” Bu ifadeler, okullarda güvenlik ve koruma mekanizmalarının ne kadar kritik olduğunu bir kez daha hatırlattı.
Güvenlik talebi başlığıyla öne çıkan tartışmalarda sendikaların açıklamaları şu şekilde özetlendi: Eğitim-Sen kamusal sorumluluğun eksiksiz yerine getirilmesini ve okullarda rehberlik, psikososyal destek ile çocuk koruma hizmetlerini kapsayan bütünleşik sosyal destek mekanizmalarının kurulmasını talep ediyor. Eğitim-Bir-Sen ise eğitimcilere karşı şiddet karşısında savunmasız kalmamalarını vurgulayarak, onların yaşam, çalışma ve güvenlik şartlarının hak ettikleri seviyeye çıkarılmasını istediğini dile getirdi. Eğitim-İş Genel Başkanı Kadem Özbay, eğitim kurumlarında yeterli ve nitelikli güvenlik personelinin istihdam edilmesini ve şiddeti önleyici rehberlik ile psikososyal destek hizmetlerinin güçlendirilmesini gerektiğini belirtti. Türk Eğitim-Sen Genel Başkanı Talip Geylan ise her okulda güvenlik personelinin bulundurulması ve güvenlik tedbirlerinin eksiksiz uygulanması gerektiğini vurguladı. Eğitim Gücü-Sen Genel Başkanı Oğuz Özat ise üç yıldır “okullara güvenlik görevlisi şart” demeyi sürdürdüklerini ifade etti.