Mevsim geçişlerinde bağışıklık ve sağlığı güçlendiren önlemler, beslenme ve aşı önerileriyle sağlıklı kalın.
Mevsim geçişleri, hava sıcaklıklarındaki değişikliklerle birlikte bağışıklık sistemimizi etkileyebiliyor. Sıcaklık ve nemdeki farklılıklar, gün ışığına bağlı olarak melatonin ve serotonin düzeylerini değiştirebilir; bu da D vitamini seviyesi üzerinde etkili olabilir. Bu dönemde hormonlarda ve biyokimyasal dengelerdeki dalgalanmalar, besin öğelerinin emilimini de etkileyebilir. Tüm bu değişiklikler bağışıklık sisteminde farklılıklar yaratır ve bazı kişilerde enfeksiyon riskini artırabilir.
Mevsimsel ısı farkları, vücudumuzun bağışıklık savunmasını zayıflatabilir ve bu süreç enfeksiyonların daha ağır seyretmesine zemin hazırlayabilir. Bu nedenle korunma tedbirlerini almak büyük önem taşır.
Karşılaşılan başlıca hastalıklar mevsimsel geçişte öne çıkanlar arasında: kapalı ortamlarda daha uzun süre bulunma nedeniyle üst solunum yolu enfeksiyonları, nezle ve soğuk algınlığı; farenjit ve sinüzit gibi durumlar; kronik akciğer hastalıkları olanlarda COAH, bronşit, astım gibi alt solunum yolu enfeksiyonlarının alevlenmeleri sayılabilir. Deride kuruluk ve çatlaklar da vücudu dış etkenlere karşı savunmasız bırakabilir.
Yaşlılar, küçük çocuklar, kronik hastalıkları olanlar ve bağışıklık sistemi baskılanmış kişiler için grip ve zatürre aşıları özellikle önemli. Grip aşısının her yıl tekrarlanması önerilir ve kişinin sağlık durumuna göre beş yılda bir yapılan aşılar da tercih edilebilir. Hekimle görüşerek hangi aşının uygun olduğuna karar verilmelidir.
Hijyen ve kişisel bakım temel korunma adımlarının başında gelir. Ellerin sık sık yıkanması, kalabalık yerlerden uzak durulması ve gerekirse maske kullanılması enfeksiyon zincirinin kırılmasına yardımcı olur. Hastaysak evde kalmak, toplu taşıma ve kalabalık ortamlardan kaçınmak gerekir. Kapalı alanlarda vakit geçiriyorsak maske kullanımı ve mesafe kurallarına uyum önem taşır.
Günlük yaşamda bol su içmek, düzenli uyku, dengeli beslenme ve mevsime uygun giyinmek, bağışıklık sisteminin dengede kalmasına katkıda bulunur. Takviyelerin kullanımı konusunda ise özellikle altta yatan sağlık sorunları olanlar için doktor veya diyetisyen önerisiyle hareket etmek gerekir. D vitamini, gerektiğinde kan testiyle kontrol edilip takviye ile desteklenebilir; ayrıca enfeksiyon dönemlerinde C, A ve E vitaminleri ile selenyum, magnezyum ve çinko gibi mineraller de destek olarak düşünülebilir.