Mersin-Silifke ve Adana’daki mal varlığı krizi; Tarih öğretmeni, Vasilik davası ve psikolojik inceleme tartışmasını bir araya getiriyor.

51 yaşındaki Nevin Vurunbiği, Silifke’deki eviyle Adana’daki iki evi ve iki aracıyla bankada yaklaşık 2 milyon liralık birikimini kazanımlarını korumak amacıyla başkalarının kontrolüne kaptırmamak için mücadele verirken, babasıyla yaşadığı ciddi bir anlaşmazlığın ardından hukuki ve psikiyatrik süreçlere sürüklendi. Baba, Silifke’deki evin üzerinde hak iddia etmek isterken, bu üzerine reddedilince talihli mal varlıklarını kendine almak için baskı kurdu ve sonunda Vurunbiği’nin mal varlıkları üzerinde baskı oluşturduğu iddia edilen bir yol izledi.
“Beni kendi evimde zorla susturdular” ifadesiyle anlatılan olaylarda, 2022 Ağustos’unda babasının ağır şiddetine maruz kaldığını iddia eden Nevin Vurunbiği, evinde sürüklendiğini ve balkondan atılmaya çalışıldığını belirterek, ailesel baskıların ardından iddialı açıklamalarda bulundu. Kendine ait evden çıkartılması için açılan mahkeme tahliye kararına rağmen baskıların sürdüğünü ifade etti.
“Bir yıl içinde iki farklı rapor” iddiasını paylaşan Vurunbiği, mal varlıklarını TSK’ya bağışladığı dönemde aynı hastaneden “sağlıklıdır, alım-satım yapabilir” raporu alındığını, ancak bir yıl sonra aynı hastanenin kendisi için “psikoz” teşhisinde bulunduğunu ve hastaneye yatırılması gerektiğini söyledi. Yıllardır yalnızca tansiyon ilacı kullandığını vurgulayan öğretmen, bir anda psikoz gerekçesiyle tedaviye yönlendirilmesini kabul etmediğini dile getirdi.
“Hastane talebi reddedildi, amaç mal varlıklarımı ele geçirmek” iddiasıyla teşhis ve tedavi taleplerine karşı itiraz eden Vurunbiği, hakem hastane talebinin reddedildiğini belirtti; duruşma yapılmadan, gıyabında ve yalancı şahitlerle vasilik kararının verildiğini öne sürdü. Mahkeme kararlarıyla polis eşliğinde zorla hastaneye götürülme kararının çıktığını söyleyen öğretmen, sürecin adil olmadığını iddia etti. 30 yıllık birikiminin hedef alındığını savunan Vurunbiği, yaşananları şu sözlerle özetledi: “Bütün birikimlerime konmak için olmayan bir rahatsızlık uyduruldu. Vasilik almak için hastaneye sevk ettirildim. Bu bir sağlık meselesi değil, mal varlığı meselesidir.”
Silifke ve Adana’da bulunan konutlar, araçlar ve bankadaki birikiminin kontrolünü kaybetmeye karşı çıkan Nevin Vurunbiği, babası ile olan anlaşmazlığı sonrası karşı karşıya geldiği hukuki süreç ve iddialar zincirine odaklandı. Dosyada yer alan açıklamalarda, babanın kendi üzerine geçirilecek ev talebi reddedildiğinde seçeneklerini değiştirdiği ve mal varlıklarını kendi lehine güvenceye alma yönünde hareket ettiği ileri sürülüyor.
Yaşanan olaylar çerçevesinde, 2022 Ağustos’ta yaşanan şiddet iddiaları, mahkeme süreçleri ve vasilik kararlarının alınmasıyla birlikte, Vurunbiği’nin mal varlıklarını koruma çabalarıyla birlikte psikiyatrik değerlendirme süreci de kamuoyunun gündemine geldi. Bu süreçte, Vurunbiği’nin yasal haklarını savunması ve mahkeme kararlarının adil olup olmadığını sorgulaması dikkat çekti.
Okurken dikkat çekici olan noktalar arasında, hastane raporlarının çelişkililiği ve rapor değişikliklerinin, mal varlıklarının korunması amacıyla bir sağlık problemi gerekçesiyle gerekçe gösterildiği iddiası bulunuyor. Vurunbiği’nin süreci nasıl yöneteceği ve mahkeme kararlarının bundan sonraki aşamalarda nasıl bir etki yaratacağı ise merak konusu olarak kalmaya devam ediyor.
Adana ve Mersin’in sınırında yer alan Silifke ve şehirdeki evler ile banka birikiminin kontrolünü elinde tutmak isteyen Nevin Vurunbiği, babasıyla yaşadığı anlaşmazlıklar nedeniyle hukuki ve psikolojik süreçlere sürüklendi. Baba, evin kendi üzerine geçmesini istemiş olsa da bu talebin reddedilmesi üzerine mal varlıkları üzerinde baskı kurduğu iddia edildi.
Yaşanan olaylar zincirinde, 2022 Ağustos’unda meydana gelen şiddet iddiaları ve sonrasında alınan mahkeme kararları, Vurunbiği’nin mal varlıklarının korunması amacıyla bir dizi adımı atmasına yol açtı. Kendisinin hastaneye yatırılması yönündeki talep ve bu talebin reddedilmesi, sürecin adil olup olmadığı konusunu gündeme taşıdı. Vurunbiği’nin ifadeleri, mal varlıklarının kişisel sağlıkla ilişkilendirilerek ele geçirilmeye çalışıldığı yönünde önemli bir iddiayı içeriyor.
Sonuç olarak, olaylar zinciri, bir ailenin iç dinamikleriyle toplumsal kurumlar arasındaki etkileşimi gündeme getiriyor. Bu süreç, hem hukuki hem de psikolojik değerlendirmelerin nasıl birleştiğini gösterirken, tarafların haklarını ve korunma ihtiyaçlarını nasıl savunacakları konusunda daha ileri aşamalarda netlik kazanacak gibi görünüyor.