Menzelet Barajı’nın suları altında kalan arazilere akın eden üretim hikayesi: Acur ekiminin köylülerin üretim gücünü yeniden inşa edişi.
Menzelet Barajı çevresindeki su seviyesinin düşmesi, hem ekolojik dengenin bozulmasına hem de bölge ekonomisine dair yeni tartışmaları tetikliyor. Ilıca yolu boyunca daha önce su altında kalan tarlalar görünür hale gelirken, bazı köylüler bu nodullu topraklara acur ekimini tercih ediyor.
Çekilen su yüzünden baraj kıyısında yer alan üretim alanlarında hızlı bir dönüşüm yaşanıyor. Köylüler, kısa sürede verimen elde ettiklerini belirtirken, gelecek için endişelerini de dile getiriyor. Onikişubat ilçesinin sınırları içindeki Şadalak Mahallesi’nde görülen su seviyesindeki azalma, drone görüntülerine de yansıdı. Havadan kaydedilen karelerde metrelerce geriye çekilen sular, çatlayan toprak yüzeylerini ve baraj tabanında oluşan kuruma izlerini ortaya koyuyor. Bu durum, bölgede kuraklığın etkisini net biçimde gözler önüne seriyor.
Hasan Çam, üretim yapan köylülerden biri olarak şunları paylaşıyor: “Burada 3 yıl geçirdik ve şehir merkezine taşındık. Ailemizin yazlık evleri bu bölgede bulunuyordu. Sular çekildiğinde bu arazileri ekip biçtik; acur büyüdü ve sulama ya da ilaçlama yapmadık, verim beklediğimizden yüksek çıktı.”
Ahmet Çam ise bölgenin 40 yıl önce baraj suları ile dolduğunu hatırlatarak, “Eskiden buradan ayrılmak zorunda kalmıştık. Şimdiyse köylülerin evleri buraya dönüyor; depremden önce ve sonra insanlar burada yaşıyor. Sular çekilince acur diktik.”