Körfez Ziyaretinin Ardından Erdoğan’dan Gazze ve Uluslararası İlişkilerde Net Mesajlar

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Körfez turunun ardından basınla paylaşımlarında ziyaret edilen ülkelerle kurulan ilişkilerin önemine vurgu yaptı. Körfez ülkeleriyle ilişkilerimizin üst düzey mekanizmalar ve imzalanan anlaşmalarla güçlendiğini ifade etti. Kuveyt, Katar ve Umman’da kurulan iş birliği çerçevelerinin, ilgili konularda atılan adımların ve savunma sanayii projelerinin ilerleyişinin altını çizdi.

İlk durağımız Kuveyt’te, Şeyh Meş’al’in davetiyle gerçekleştirilen görüşmelerde ulaştırma, enerji ve yatırımlar alanlarında dört yeni belgeyi kabule geçtik. Ayrıca ticaret, yatırımlar ve savunma sanayi projelerinin geçmişte imzalanan savunma alanındaki iş birliğini genişlettiğini hatırlattı. Katar’da ise 2014’ten beri yapılan Yüksek Stratejik Komite toplantılarının 11’incisini tamamladıklarını, bölgesel konularda tam uyum içinde olduklarını vurguladı. Ülkedeki temaslarda, Gazze konusunda da ortak adımların ve insani yardımların artırılması gerektiğini belirtti.

Umman’a yapılan ziyaretle turu tamamlayan Erdoğan, Sultan Heysem ile ikili ve heyetler arası görüşmeleri değerlendirirken savunma sanayii ve enerji başta olmak üzere pek çok alanda 16 belgeyi daha imzalama fırsatı bulduklarını ifade etti. Umman vatandaşlarına vize kolaylığına karşılık olarak Umman’ın da vatandaşlarına bu kolaylığı sağlaması memnuniyet kaynağı oldu. Ayrıca TOGG’un Kuveyt ve Umman’a hediye edilmesi gibi konulara da değinildi.

GAZZE GÖREV Gücü ve İnsanî Yardımlar bölümünde, Gazze’deki ateşkesin korunması için Türk tarafının çabalarını sürdürdüklerini, İsrail’in ateşkese uymama konusunda baskı görmesi gerektiğini ve Gazze’ye insani yardımların kesintisiz devam ettiğini ifade etti. 17’nci İyilik Gemisi’nin El-Ariş Limanı’na ulaştığını hatırlattı ve Gazze’nin yeniden inşası için planlanan adımların uygulanabilirliğini vurguladı. Gözler, Körfez ülkelerinin bu süreçteki kararlılığına çevrildi.

İstanbul Formülü ve Bölgesel Barış konulu başlık altında, Budapeşte’de bir Amerika-Rusya zirvesi ihtimalinin belirsizleştiğini, İstanbul formülünün bölgede barışın sağlanması için önemli olduğuna dikkat çekti. Türkiye’nin bu süreçte arabuluculuk rolünü sürdürmeye hazır olduğunu ve adil bir barış için tüm taraflarla temas halinde olduğunu belirtti.

Kıbrıs ve NATO konularında Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti ile Türkiye arasındaki ilişkilere vurgu yaptı. Seçimler sonrası temaslar konusunda karşı tarafın ziyaretlerinin geleceğini söyledi ve Kıbrıs konusundaki yaklaşımının değişmeyeceğini ifade etti. NATO eski Genel Sekreteri Jens Stoltenberg ile ilişkileri olumlu gördüğünü ve onun anılarındaki hatıraların ilişkilerin devamı açısından önem taşıdığını belirtti.

Terörsüz Türkiye konusuna değinen Erdoğan, DEM Parti’yle ilgili eleştirileri reddetti ve terörle mücadelede kararlı olduklarını vurguladı. Irak ve Suriye tezkeresi ile ilgili CHP’nin ret oyunu eleştirdi ve Eurofighter alımıyla ilgili Katar ve Umman ile yürütülen görüşmelerin hızla sonuçlandırılmasını hedeflediğini belirtti. Uçak alımıyla hava kuvvetlerinin güçleneceğini ifade etti.

Kuraklık ve Su Yönetimi başlığı altında Türkiye’nin büyükşehirlerdeki su sıkıntısına ilişkin planlarını özetledi. DSİ’nin kurul ve baraj kullanımıyla ilgili somut adımlar atmaktan çekinmediğini, İstanbul başta olmak üzere su tedarikinde gerekli altyapı yatırımlarını sürdürdüklerini belirtti.

Beşiktaş Belediyesi ve Yolsuzluk İddiaları konusuna ilişkin olarak, Beşiktaş ile ilgili davalarda belgelerin ve iddiaların kamuoyunda yer aldığını söyledi. CHP’nin hamlelerini “cambaza bak” politikası olarak nitelendirdi ve adaletin yerini bulması gerektiğini yineledi. Milletin yaşadıklarını gördüğünü ve hesap sorulması gerektiğini vurguladı.