Konya Ovası’nda oruçlu su tuşu ve obruğ sayısındaki artışın yer altı suyu tüketimine etkileri ve çevresel yansımaları.

Konya Havzası’nda yer altı sularının hızla çekilmesi ve toprağın göçmesiyle oluşan obrukların sayısında kayda değer bir artış gözleniyor. Jeoloji Mühendisleri Odası Konya Şubesi Başkanı Şükrü Arslan, suyun aşırı tüketilmesinin yer altı su seviyesinde ürkütücü bir düşüşe yol açtığını ifade etti. Bu durumun aslında bize bir afet olarak geri döndüğünü belirtti ve obrukların giderek yüzeyde görünür hale geldiğini söyledi.
Başta Karapınar olmak üzere, Ereğli, Halkapınar, Emirgazi, Çumra, Cihanbeyli, Kulu, Yunak, Çeltik ve Altınekin ilçelerinin de aralarında bulunduğu geniş bir alanda obruk sayıları artıyor. Şu ana kadar Konya’da tespit edilen obruk sayısı 657’e ulaştı; bu obrukların çoğunluğu Karapınar ilçesinde bulunuyor.
İl sınırları dışına yayılan bu sorun Karaman, Aksaray, Sivas, Eskişehir ve Afyonkarahisar gibi illerde de kendini göstermeye başladı. Örneğin Aksaray’ın Sultanhanı ilçesinde 20 metre derinliğe ve yaklaşık 20 metre çapta bir obruk kaydedildi. Benzer biçimde Karaman’ın Sudurağı beldesinde de dikkat çekici büyüklükte bir obruk ortaya çıktı. Eskişehir, Afyonkarahisar ve Sivas gibi şehirlerde de benzer olaylar rapor ediliyor.
OBRUKLAR YER ALTINDAN SU ÇEKİMİYLE OLUŞUYOR – İklim değişikliği ve kuraklığın etkisiyle çiftçiler yer altı suyu kullanımını artırınca obruk oluşumları hız kazandı. Şükrü Arslan’a göre obruklar, kuraklık ve iklim değişikliğiyle birlikte daha çok gündeme gelen ve gelecekte daha belirgin bir afet olarak karşımıza çıkacak yapılar olarak öne çıkıyor. Yüzeydeki yağışların azalması, derelerin kuruması ve tarımsal faaliyetlerdeki yoğun su kullanımı, bu zararlı oluşumları tetikliyor.
DOĞA BİZE KARŞILIK VERİYOR – Konya Ovası’nın su fakiri bir bölge olarak nitelendirilmesi, tarımsal desenin de su yoğunluğuyla şekillenmesinden kaynaklanıyor. Bu durum, aşırı su tüketiminin bedelinin ödettirilmesi anlamına geliyor. Yer altı su seviyesinin kritik şekilde düşmesiyle meydana gelen obruklar, tarımsal faaliyetlerin ve su yönetiminin yeniden düşünülmesini zorunlu kılıyor.