KızılElma: Milli teknolojinin gücüyle hava-hava taarruzunun yeni çağını keşfedin; savunma sanayimizdeki dönüşüm ve bağımsız teknolojiyi tanımlayın.

Merzifon 5. Ana Jet Üssü’nden kalkan beş F-16 savaş uçağı, Sinop semalarında KIZILELMA ile buluşarak hava üzerinde eşsiz bir kol uçuşu gerçekleştirdi. Bu manevra, insansız ve pilota ihtiyaç duymadan yapılan bir müşterek harekât örneği olarak geleceğin hava muharebe senaryolarını sadeleştirilmiş bir şekilde gözler önüne serdi. Bayraktar AKINCI TİHA ise bu tarihi anları havadan kaydetti.
Üç milli sistem üzerinde inşa edilen süreçte, yüksek hızlı jet motorlu hedef uçak KIZILELMA üzerinde entegrasyonu olan ASELSAN MURAD AESA radarınca tespit edildi ve takip edildi. Ardından TÜBİTAK SAGE’in geliştirdiği GÖKDOĞAN, KIZILELMA üzerinde bulunan füzeyi ateşlemiş ve hedefi tam isabetle vurmuştu. Bu adımlar, havadan havaya taarruz kabiliyetinin tamamen milli kaynaklarla icra edildiğini gösterdi.
Maliyet avantajı ve insan kaybı olmaması Bu sistemler, insansız savaş uçağı üzerinden hava-hava yeteneğini hayata geçirirken pilot maliyetini ve riskini ortadan kaldırıyor. RAND Corporation’un hesaplarına göre bir F-16 pilotunun yetiştirilmesi milyon dolarlık bir maliyete tekabül ederken, benzer maliyetler F-35 ve F-22 için de katlanıyor. Türkiye’de ise harp okulundan başlayan geleneksel eğitim süreçleriyle teğmen seviyesindeki bir pilotun maliyeti de milyonu aşan rakamlara ulaşıyor; bu da insansız çözümün cazibesini güçlendiriyor.
Selçuk Bayraktar, Merzifon’dan kalkan F-16’nın kokpitinde bulundu ve tarihi atışı yakından izledi. ‘Çığır açıyoruz’ Milli Savunma Bakanlığı, bu atılımın bir milat olduğunu vurgulayarak “ilkleri gerçekleştirmeye ve geleceğin evlatları için çığır açmaya devam ediyoruz” mesajını paylaştı. Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mehmet Fatih Kacır, milli teknolojinin hava üstünlüğünü yeniden tanımladığını belirtirken, Cumhurbaşkanlığı Savunma Sanayii Başkanı Haluk Görgün ise insansız bir savaş uçağının görüş ötesi angajmanının mühendislik zincirindeki entegrasyonu üzerinde durdu.
GÖKDOĞAN ve milli füze ailesi Baykar’ın paylaşımları, KIZILELMA üzerinde kullanılan GÖKDOĞAN füzesinin başarıyla ateşlendiğini ve hedefin etkili biçimde vurulduğunu gösterdi. Radar teknolojileri, milli haberleşme ve IFF sistemleriyle birlikte bağımsız bir ekosistemin nasıl çalıştığını gözler önüne serdi. ASELSAN’ın AESA Burun Radarı, havadan havaya ve havadan yere görevlerde büyük yetenek kazanımı sağlayan kritik bir unsuru temsil etti.
Uluslararası yankı Bu gelişme dünya basını tarafından geniş çapta haberleştirildi. İsrail’den Avrupa ve Arap basınına kadar pek çok kaynaktan, Türkiye’nin havacılık tarihinde yeni bir dönem başlattığı yönünde değerlendirmeler geldi. Rusya’nın TASS’ı ve Azerbaycan’ın AZERTAC’ı gibi ajanslar, Türkiye’nin insansız savaş uçağının görüş ötesi hedefleri vurma kapasitesinin dünyaya bir meydan okuduğunu ifade ettiler.
Havadan izlenen atışlar Test sürecine katılanlar arasında Orgeneral Ziya Cemal Kadıoğlu, Orgeneral Rafet Dalkıran ile ASELSAN ve Baykar yöneticileri bulunuyor; TÜBİTAK SAGE Enstitü Müdürü ile ROKETSAN yöneticileri de bu kritik anı takip eden heyetler arasındaydı.