Kültürel öykü Karadeniz’de kadına saygıyı şekillendiren dokunaklı bir mahalle hikayesi: Kılıbıklar Mahallesi’nin cesur sesi.
Trabzon’un Maçka ilçesindeki Coşandere mahallesinde yaşayan Şahin ailesinin kökenlerinden doğan ‘kılıbık’ söylemi, zaman içinde toplumsal bir mesaj haline geldi. 5 erkek kardeşin Batı illerinden gelinlerle evlenmesi sonrası, gelinlerin bağ ve bahçe işlerinde çalışmaması baba Halil İbrahim Şahin için tepki konusu oldu. Anne Emine Şahin ise eşine karşı çıkarak çocuklarının yanında durdu ve “Kadına değer verilmeli” diyerek sürecin en güçlü savunucularından biri haline geldi.
Başlangıçta olumsuz bir etiket olarak doğan “kılıbık” ifadesi aile tarafından sahiplenildi ve ev içindeki eşine saygı gösteren, kadını üzmekten çekinen erkek anlayışının simgesi olarak benimsendi. Bu bağlamda beş kardeş, mahalleye kendi adını takıp Kılıbıklar Mahallesi adını benimsedi. Zamanla başlangıçtaki tepkiler küçülürken, mahalle tabelaları kurşunlandı ve bazı kişiler dışlandı. Ancak süreç içinde isim kabul gördü; hatta ilk karşı çıkanlar dahi eşlerine sertifikalar vermeye başladı.
“Bu çeşmeden su içenin kılıbık olması muhtemeldir” yazılı çeşme, sosyal medyadaki mizahi paylaşımlara da ilham oldu. Coşandere’nin resmi adını sürdürmesine rağmen halk arasında Kılıbıklar Mahallesi olarak bilinir hale geldi. Gençlerin ilgisini çeken bu yaklaşım, Karadeniz kadınına vurgu yapan güçlü bir mesaj sunuyor; ziyaretçilere ise kılıbıklar sertifikası veriliyor.
Emine Şahin’in anlatımıyla uzun yıllar süren mücadele 72 yaşındaki Emine Şahin, 5 çocuğunun Trabzon’da doğduğunu ve Batılı gelinlerle aralarında kültürel farklar oluştuğunu aktarıyor. Baba’nın tepkisini gördüklerini, fakat kendisinin kadına değer verilmesi gerektiğini savunarak eşine karşı çıktığını belirtiyor. “Kadın değer görüyorsa kocası neden kılıbık olur?” sorusuyla süreci özetleyen Emine, ailesinin yanında yer almanın önemini vurguluyor. Zamanla gelen ziyaretçiler için mahallenin suyundan sertifika alınması ve evlerin duvarlarındaki karikatürler, mahalleye neşeli bir kimlik kazandırdı.
Mahallenin mimarları Tuna Şahin ve kardeşleri, başlangıçta gelen tepkilerin zorluklar doğurduğunu ancak şimdi olumlu sonuçlar elde edildiğini belirtiyor. “Eşlerimizin Batılı oluşu nedeniyle lakabı koyduk; amacı, merhamet eden, eşine zarar vermeyen bir yaklaşımı teşvik etmekti. Turizm açısından da bu kimlik, bölgeyi öne çıkarmaya yardımcı oldu.” diyorlar. İlk yıllarda tabelaların kurşunlanması ve toplumsal tepkiler yaşansa da şu an sertifikalar ve mizah yoluyla destekler çoğaldı.
Erlerin bakışı ve toplumsal kabul Erdinç Şahin, mahalleye olan ilgide bir artış olduğuna vurgu yapıyor: “Kadına değer verilmesi gerektiğini savunan genç nesil, sertifikalarla bunu onaylıyor. Eskiden bazı kişiler bu yaklaşımı küçümserken şimdi destek veriyorlar; mahalle resmi olarak kılıbıklar olarak adlandırılmasa da insanlar bu ismi benimsiyor.” Ziyaretçiler arasında Sümeyye Barak da (23) mahallenin kadınlara değer verme fikrini anlamlı bulduğunu ifade ediyor.