Kartalkaya Kayak Merkezi’nde yaşanan trajedi: 78 can kaybı ve ihmalin izleri. Olayın detayları ve güvenlik uyarıları için hemen okuyun.
21 Ocak tarihinde, Kartalkaya Kayak Merkezi’nde yer alan Grand Kartal Otel’de çıkan korkutucu yangın, ülke genelinde büyük yankı uyandırdı. Toplamda 78 kişi hayatını kaybetmiş ve 133 kişi ise çeşitli şekillerde yaralanmıştır. Bu trajik olayın ardından Bolu Cumhuriyet Başsavcılığı, olayla ilgili titiz bir soruşturma başlatmış ve hazırlanan 98 sayfalık detaylı iddianameyi, hukuki sürecin yürütüldüğü Bolu Ağır Ceza Mahkemesi’ne iletmiştir.
İddianamede, otel sahipleri, yönetim kurulu üyeleri ve çeşitli yöneticiler olmak üzere toplam 11 kişi hakkında, 78 kez “Olası kastla öldürme” ve “Olası kastla kasten yaralama” suçlarından toplam 1998 yıl hapis cezası talep edilmiştir. Ayrıca, otelin teknik personelleri, mutfak çalışanları, iş güvenliği uzmanları, resepsiyon görevlileri ve ilgili kamu yetkilileri gibi birçok kişi de, bilinçli taksirle birden fazla kişinin ölümüne ve yaralanmasına sebep olma suçlamasıyla yargılanacaktır.
Yangın sırasında hayatını kaybeden 78 kişiden 54’ü karbonmonoksit zehirlenmesine bağlı olarak hayatını kaybetmiş, 20’si ise yanarak, 4’ü ise yangından kurtulmak isterken pencereden atladıkları sırada yaşamını yitirmiştir. Yaralanan 133 kişiden ise 7’si, yüksekten atlayarak kemik kırıklarıyla sonuçlanan kazalar yaşamıştır. Bu veriler, olayın vehametini ve insanların yaşadığı büyük korkuyu gözler önüne sermektedir.
Rapora göre, yangının hızla yayılmasında en büyük etkenlerden biri, restoran katındaki LPG bağlantı hortumlarının erimesi olmuştur. Aynı zamanda, otelin iç dekorasyonunda yoğun olarak kullanılan ahşap kaplamalar, halılar, ek yapılar, petrokimyasal ürünler ve yanıcı malzemeler, yangının kontrol altına alınmasını imkânsız hale getirmiştir. Bu faktörler, yangının hızla yayılmasına ve daha fazla can kaybı yaşanmasına neden olmuştur.
İtfaiye ekiplerinin olay yerine ulaşması ve müdahale etmesi ise, olumsuz koşullar nedeniyle oldukça zorluk yaşamıştır. Otelin dış cephesinde yangın merdiveni bulunmazken, katlarda yer alan yangın alarm butonları ve siren sistemleri, yangının etkisiyle erimiş ve kullanılamaz hale gelmiştir. Ayrıca, gaz tahliyesine engel olan kapalı yapılar, ölümlerin artmasında önemli rol oynamıştır. Her katta bulunan yangın panoları ve tüpler ise, yangın sırasında etkin bir şekilde kullanılmak yerine, rastgele konumlandırılmış ve işlevsiz durumda kalmıştır.
Bilinçli raporlara göre, binanın yerleşim planında kaçış uzaklıkları, yangından korunma yönetmeliklerine uygun olmaktan çok uzaktır. Ayrıca, binanın yan ve arka tarafına ulaşım imkânı yoktur; yan yol ve iç yollar ise, acil durumlarda itfaiyenin müdahale etmesini engelleyecek biçimde tasarlanmamıştır. Bu durum, yangına müdahale edilmesini güçleştirmiş ve ölümlerin artmasında doğrudan etkili olmuştur. Ayrıca, kaçış kapıları yangın ve tahliye kapısı niteliğinde değil, kullanışsız ve yetersiz kalmıştır.
Yangın öncesinde ve sırasında yapılan incelemelerde, taşınabilir söndürme cihazlarının rastgele konumlandırıldığı ve 3 Ekim 2022 tarihinden sonra görevlendirilen bir iş sağlığı ve güvenliği uzmanı bulunmadığı tespit edilmiştir. Ayrıca, yeterli sayıda ve kapasitede kaçış merdiveni ve kapısı yoktur. Mevcut tahliye kapıları ise, yangın anında kullanılamaz hale gelmiş ve acil çıkışlar hiçbir zaman kullanım amacıyla tasarlanmamıştır. Bu ihmaller zinciri, olayın trajik boyutunu ve can kayıplarını artırmıştır.