Karaman’da susuzluk tehdidi ve kaçak kuyularla havza tehlikede. Obruk alarmını ve çözümleri öne çıkaran etkili bir analiz.
Sudurağı beldesindeki 100 dekarlık mısır tarlasında oluşan obruğu görenler derhal yetkililere bildirildi. Bölgeye gelen İl Afet ve Acil Durum Müdürlüğü ekipleri, obruk çevresinde güvenlik önlemleri alarak inceleme yaptı. Karaman Ziraat Odası Başkanı Mehmet Bayram, yeraltı sularının çekilmesiyle birlikte Karaman’da obruk sayısının artış gösterdiğini belirtti.
“GÖRÜR GÖRMEZ HEMEN HABER ETTİK” diyen Bayram, son 6 yıl içinde Karaman’daki obruk sayısının 10’a yükseldiğini söyledi. Konya’nın Karapınar ilçesindeki obruk sayısının 600’e ulaştığını hatırlatan Bayram, susuzluğun bu oluşumların en önemli nedeni olduğunu ifade etti. Bölge tarımının devamı için dış havzalardan acil su temini gerektiğini vurguladı. Tarla sahibi Soner Özütemiz ise obruğu sabah gördüğünü belirterek, “Obruğu görür görmez yetkililere haber ettik. Onlar da buraya gelerek tedbir aldı” dedi.
YER ALTİSU KAYNAKLARININ DERİNLİĞİ 400 METREYE ÇIKTI Şu günlerde en kurak dönemin yaşandığı bu süreçte, yanlış sulama uygulamaları ve yer altı sularının çekilmesi su seviyesinde büyük düşüşlere yol açıyor. Bölgede ölçüm yapan uzmanlar, 400 metreyi aşan kuyu derinliklerine rağmen suya ulaşmanın giderek zorlaştığını belirtti. Konya Ovası’nda da yer altı su seviyesinin yükselen bir tehlike oluşturduğu ifade edildi.
DAHA AZ SU İSTEYEN ÜRÜNLERE DOĞRU YÖNELİM Uygulanan su kullanımındaki tasarrufun hayati olduğu vurgulandı. Prof. Dr. Fetullah Arık, havzada iklim değişikliği ve aşırı su kullanımı nedeniyle su kaynaklarının daha verimli kullanılması gerektiğini söyledi. Tarım kesiminin, çok su isteyen üretim modellerinden, daha az su talep eden bitkilere yönelmesi gerektiğini belirtti. Şeker pancarı, mısır, ayçiçeği ve yemlik bitkilerin havza içinde yüksek verimde üretildiğine dikkat çekerek, gıda güvenliği için bu üretim gamının sürdürülmesi gerektiğini ifade etti.
KURAKLIK AÇISINDAN TEHLİKELİ SÜREÇ Arık, kaçak kuyuların ciddi bir sorun oluşturduğunu vurguladı. Belgeli kuyular ile kaçak kuyular arasındaki oranı üçe bire kadar karşılaştıran uzmanlar, kaçak kuyuların suyu belirsiz yerlere çektiğini ve kaliteyi olumsuz etkilediğini söyledi. Kaçak kuyuların kapatılması ve gerekli idari işlemlerin uygulanması gerektiğine işaret eden Arık, havzada kuraklığın tetiklediği tehlikenin kaçınılmaz olduğunun altını çizdi.
GEÇEN YIL VE BU YILIN OBRUK DURUMLARI Arık, obruk sayısının her geçen gün arttığını ifade etti. Geçen yıl 40’ın üzerinde obruk kaydedildiğini, bu yıl ise kayıtlı olarak 12 obruk meydana geldiğini belirtti. Havza kenarlarında ve yüzey yarıklarında görülen bu oluşumlar, tarım alanlarının daralması ve yerleşim yerlerini tehdit eden boyutlara ulaştı. Obruğun kuraklıkla ilişkilendirilmesi, havza genelinde alınacak acil önlemlerin ne kadar hayati olduğunun göstergesi olarak kayda geçti.