İstanbul’un kalbindeki ejderin öyküsü: suskunluk, şefkatsizlik ve direnişin iç içe geçtiği etkileyici bir yolculuk.
İstanbul’un kalbinde büyüyen bir kadının içsel savaşı, dörde ayrılan bir yaşamın izlerinde yeniden yazılıyor. Yalıların parlak ışıkları arasında saklanan sessiz acılar ve isyan dolu bir itiraf, Ana kahramanın 20’nci yaş gününü bir dönüm noktasına çevirir. Gündüzleri bakımla uğraşan ve en yakın destekçisi Elif Hemşire olan İstanbul, ailesinin geçmişten gelen ayrılıklarını ve kendi iç dünyasının karanlığını giderek daha net görmeye başlar. Bu roman, susturulmuş ruhlara karşı yükselen bir ilk çığlığı andırır ve okuyucuyu, kendini ifade edememenin yaratıcı gücünü keşfetmeye davet eder. Suskunluğun ağırlığı, kelimelerle karşılık bulduğunda erimeye başlar; yazmak, bu yaralı dünyanın kendine has bir iyileşme sürecine dönüşmesini sağlar.
Etrafta parıldayan zenginliğin iç yüzü hakkında derin bir sorgu bu eser üzerinden ilerler. Paranın ve statünün hayatı belirlemediğini, aksine yalnızlığı ve sevgisizliği kamuflaj eden bir perde olduğunu gösterir. İstanbul’un yaşadığı yatak odası, dışarıdan görünen şıklığın ardında saklı olan kırılganlığı ve anlatılamayan acıyı simgeler. Bu nedenle roman, sadece bir kadının öyküsü olmanın ötesine geçer; toplumsal ilişkilerin temel dinamiklerini ve çocuklukta başlayan duygusal eksikliklerin yetişkinliğe etkisini de ele alır.
“Duygusal ölüm” kavramı, fiziksel ölümü gölgede bırakır; çünkü bir ruhun içten gelen sessizliği, bedenin yaşamını bile derinden etkileyebilir. İzlek, bu gerçeği cesurca sahneler ve anlatılan duygularla açığa çıkarır.
İstanbul’un adıyla özdeşleşen yalı, görünürdeki ışıltının ardında bir hapishaneyi andırır. Burada yaşayanlar, Boğaz’ın serin rüzgârını paylaşsa da sevgiyi ve şefkati bulamazlar. Paranın cazibesi ve toplumsal statü, gerçek huzuru asla dolduramaz; görsel zenginlikler, bazen en derin yalnızlığı saklar. Yalı, bu ilüzyonun üzerinde durduğu bir sembol olarak durur ve roman, bu sembolün ötesinde, sevgi eksikliğinin ve ilgisizliğin yarattığı derin yaraları gün yüzüne çıkarır.