İstanbul’daki son depremler ve uzman analizleriyle deprem risklerini yakından takip edin. Güncel bilgiler ve detaylar için hemen göz atın.
Hakan Ural ve Ferda Yıldırım’ın sunuculuğunu yaptığı “Neler Oluyor Hayatta” programında, İstanbul’da dün gece saatlerinde gerçekleşen 4.0 büyüklüğündeki deprem geniş yankı uyandırdı. Programda, deprem uzmanı Prof. Dr. Şener Üşümezsoy, telefon bağlantısıyla bölgedeki son gelişmeleri ve olası etkileri detaylı bir şekilde değerlendirdi.
2019 yılında gerçekleşen 6.2 büyüklüğündeki 23 Nisan depremi sonrası oluşan artçı sarsıntılar, dün akşamki 4.0 ve 5.0 depremlerle devam etti. Üşümezsoy, bu durumu şöyle açıkladı: “23 Nisan’daki büyük deprem, yaklaşık 30 kilometrelik bir fay kırığına neden oldu. Bu fay, Silivri’den Büyükçekmece’ye kadar uzanıyordu ve kırık alan yaklaşık 300 kilometrekareydi. Dün gece yaşanan 4 ve 5’lik sarsıntılar ise bu kırılmanın uç noktalarındaki artçı sarsıntılar olarak değerlendirilebilir.”
Deprem uzmanı, fayın kırıldığı zaman uç noktalarında kalan enerjinin, küçük çaplı depremlerle boşaldığını belirtti. “Dün geceki 4 şiddetindeki deprem, yaklaşık 1 kilometrelik bir fay bölgesinde yırtılma yarattı. Bu, fayın farklı noktalarında enerjinin farklı zamanlarda boşalmasıyla ortaya çıkan normal bir durum,” dedi. Ayrıca, 5’lik depremin ise yaklaşık 10 kilometrelik bir alanı etkilediğine ve burada da enerjinin yeterince atılamadığına işaret etti.
Üşümezsoy, özellikle Silivri ve Büyükçekmece arasında yer alan Kumburgaz bölgesinde bir boşluk olduğunu ve bu bölgenin yeni deprem üretmeyeceğinin altını çizdi. “Bütün stres, kırılan fay bölgesine yoğunlaştı ve diğer bölgelerde stres birikimi olmadı. Bu nedenle, yan bölgelerde yeni bir deprem beklenmiyor,” dedi. Ayrıca, kıyıdan Büyükçekmece, Avcılar, Ambarlı ve Yakuplu gibi bölgelerin önünde yer alan fay hatlarında da hareketlilik olmadığını vurguladı.
Depremin sonrasında, Prof. Dr. Naci Görür’ün yıllardır dile getirdiği büyük depremlerle ilgili çeşitli senaryoları da gündeme geldi. Üşümezsoy, bu konuda şunları söyledi: “Naci Görür’ün 1999’dan beri dile getirdiği 7-7.5 büyüklüğündeki olası depremlerle ilgili öngörüleri, şu ana kadar gerçekleşmedi. 2019’daki 5.7’lik deprem ise, bölgedeki kırılmanın öncü depremi olarak değerlendirilebilir.”
Prof. Üşümezsoy, son yaşanan depremle ilgili olarak, “Bu deprem, beklenen kırılmayı gerçekleştirdi ve fay hattındaki enerjiyi önemli ölçüde boşalttı. Bu nedenle, şu an için yeni bir büyük deprem riski bulunmamaktadır,” ifadelerini kullandı.
Son günlerde, Marmara bölgesinde olası büyük depremlerle ilgili uzmanlar arasında görüş ayrılıkları mevcut. Bazıları, kırılan fayın bölgedeki depremleri tetikleyerek büyük bir risk oluşturacağını savunurken, diğerleri ise enerjinin boşalmasıyla riskin azaldığını düşünüyor.
Prof. Dr. Naci Görür, İstanbul’da 7 ve üzeri büyüklüğünde bir depremin yakın olduğunu öne sürerken, Prof. Dr. Şener Üşümezsoy ise, fayların kırılmadığını ve yeni büyük bir depremin oluşma ihtimalinin düşük olduğunu belirtti. “2019’da meydana gelen 5.7’lik deprem, öncü olmuştur ve şu an için başka büyük depremler beklenmemektedir,” diye ekledi.