İstanbul’daki 15 Temmuz Mahallesi’nde güçlendirme ve yıkım tehlikesi altındaki binaların detayları, riskler ve alınacak önlemler hakkında kapsamlı bilgi.
15 Temmuz Mahallesi’nde 1997 yılında inşa edilen ve temelinde zaman zaman su sızıntıları bulunan, iki bloklu ve toplamda 6 katlı olan yapı, yapılan incelemeler sonucunda “orta hasarlı” kategorisine girdi. Bu durum, binanın büyük bir risk altında olduğunu ortaya koydu. Site sakinleri, uzun yıllardır kendi imkanlarıyla kuyulardan su çekerek yaşamlarını sürdürmeye çalışıyorlar. Binanın kolonlarında yaşanan çatlamalar ve demirlerin zamanla çürüdüğü gözlemlendi.
Toplamda 50 daire ve 12 dükkandan oluşan bu bina, yaklaşık 250 kişinin ikamet ettiği bir yerleşim alanı haline gelmiş durumda. İstanbul İl Afet ve Acil Durum Müdürlüğü’nün yaptığı detaylı incelemeler sonucunda, yapının güçlendirilmesi veya yıkılması gerektiği yönünde raporlar hazırlandı. Belediyeden alınması gereken güçlendirme belgesi talep edilerek, bina sahiplerine 45 gün içinde tahliye edilmesi uyarısında bulunuldu.
Erkan Ünver isimli site sakini, yaşadıkları durumdan büyük mağduriyet yaşadıklarını dile getirerek şunları söyledi: “Binamızda ciddi derecede korozyon ve altyapı sorunları mevcut. Aynı sitede toplam 62 tapu sahibi bulunuyoruz. Belediyenin sunduğu çeşitli kampanyalardan ve devletimizin sağladığı imkânlardan faydalanmak istiyoruz. Binamız yüzde 60 oranında hasar görmüş durumda ve bu nedenle yardım talep ediyoruz. Belediyeden bir müteahhit atanmasını ve devletimizin yarı yarıya sağladığı kampanyadan faydalanmayı arzuluyoruz. Bu süreçte bize gelen bazı kağıtlar var, ama zamanında önlem alınmazsa, ay sonunda elektrik ve doğal gaz kesintileriyle karşı karşıya kalacağız. Bu binanın altındaki suyun kaynağını ve neden olduğu çatlakları biliyoruz. Binanın ekonomik ömrü dolmuş durumda ve taşınmak zorunda kalacağız. Bina sürekli sallanıyor ve bu korkutucu bir durum.”
Cahit Türker, bina maliklerinden biri olarak, şu açıklamalarda bulundu: “Kendi çabalarımızla güçlendirme çalışması yaptık. Ancak son depremde bile bina oldukça korkutucu derecede sallandı. Dairelerimize karot alınmadı ve güçlendirilme çalışmaları yapılmadı. Belediyenin, 60 veya 45 gün içerisinde daireleri boşaltmanız gerektiğine dair tebligatları var, fakat bu işlemler bizi büyük mağduriyetlere sürüklüyor. Kirada olanlar var, çıkmak istemeyenler var, herkes çözüm bekliyor. Bu süreçte kimse bizlere yol göstermiyor.”
Ezgi Özlem Mogul, binanın altındaki suyun zaman zaman yüksek seviyelere ulaştığını belirterek şunları söyledi: “15 gün önce, su seviyeleri 50-60 santimlere kadar çıktı. Bu su sürekli geliyor ve muhtemelen arka taraftaki eski kuyulardan kaynaklanıyor. Bu kuyular, binanın temelinde ciddi korozyona neden olmuş durumda. Binanın altında su olduğu ve sürekli sızıntı yaptığı fark edildi. Bu durum, binanın yapımında kullanılan malzemelerin dayanıklılığını ciddi ölçüde zayıflatmış durumda. Binanın sallanması ve çatlaklar, ciddi bir tehlike arz ediyor. Artık bu durumda, binanın ekonomik ömrü dolmuş gibi görünüyor ve taşınma kaçınılmaz hale gelmiş durumda.”
Site sakinleri ve maliklerin ortak talebi, devletin ve belediyenin acil çözüm üretmesi yönünde. Güçlendirme çalışmaları, yıkım ve yeniden yapım süreçlerinin hızlandırılması, maddi desteklerin artırılması ve en önemlisi güvenli bir yaşam alanına kavuşma arzusu ön planda. Bu bina, uzun yıllardır süregelen sorunlarıyla birlikte, daha büyük bir felaket yaşanmadan önce önlemlerin alınmasını bekliyorlar.