İstanbul’da yaşanan yürek yakan saldırı sonrası iyileşme sürecini ve toplumsal dayanışmayı anlatan detaylı bir içerik. Güven ve umut dolu bir anlatım.
İstanbul’da 4 yıl önce garsonluk yapan ve memleketi Bartın olan Yasemin Uzunçelebi, hayatının en zorlu dönemini yaşıyor. 42 yaşında, çalıştığı işletmeye müşteri olarak gelen ve kısa sürede arkadaşlık kurduğu Mehmet Y. ile ilişkileri ilerledi. Ancak, bu mutlu görünen hikaye, trajik bir olayla tüm hayatını değiştirecek bir kabusa dönüştü.
Yasemin Uzunçelebi, Antalya’ya taşınma kararını alıp, ablasıyla birlikte Avcılar Merkez Mahallesi Katip Ahmet Sokak’taki evine gece saatlerinde geldi. Eşyalarını toparlayan genç kadın, o gece uykusuna daldı. Ancak, gizlice eve giren Mehmet Y., iddiaya göre, içerisinde su bulunan tüm kapları boşaltıp, şebeke suyunu kesti. Ardından, elindeki kezzabı, uyuyan kadının yüzüne ve vücudunun çeşitli bölgelerine döktü. Bu korkunç saldırı, gece saat 03.00 civarında gerçekleşti ve Yasemin Uzunçelebi, yaşadığı acı ve şokla uyanıp, yüzünü yıkayacak suyu aramaya başladı.
Su bulamayan ve büyük acılar içerisinde kalan kadın, apartman dairelerinin kapılarına vurarak yardım istedi. Kapıları açan olmaması üzerine, tekrar evine dönüp, 112 sağlık ekiplerine durumu bildirdi. Ağır yaralanan Yasemin Uzunçelebi, hemen Bağcılar Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ne kaldırıldı. Burada, sol gözünü kaybettiği gibi, sağ gözünde ciddi görme kaybı yaşadı. Vücudunun çeşitli bölgelerinde 3’üncü derece, bazı bölgelerde ise 4’üncü derece yanıklar ve kemik erimeleri meydana geldi. Yaklaşık 6 ay boyunca yoğun bakımda kalan genç kadın, aldığı bu ağır yaraların etkisiyle yaşam mücadelesi verdi. Dört ay da serviste tedavi gören Uzunçelebi, hayata tutunmayı başardı ve yeniden sağlığına kavuşma sürecine başladı.
İyileşme sürecinde, Eskişehir Şehir Hastanesi’nde uzmanlar tarafından gerçekleştirilen çeşitli ameliyatlar sayesinde ellerini ve boynunu daha rahat kullanabilen Yasemin Uzunçelebi, hastaneye ve kendisini hayata döndüren sağlık çalışanlarına teşekkür etti. Kendisiyle yapılan röportajda, yaşadığı korkunç olay sonrası, özellikle gençlere ve kadınlara önemli tavsiyelerde bulundu. “Arkadaşlık kurarken ve insanlara inanırken dikkatli olunmalı, kolay güvenmemeli ve tanımadığınız kişilerle yakınlık kurmaktan kaçınmalısınız” dedi.
Yaşadığı trajediyi anlatırken, o geceki dehşet verici anları detaylandıran Uzunçelebi, “O gece uyurken eve gizlice giren sevgilim bana kezzapla saldırdı. Elektriği ve suyu kesmiş, her şeyi planlamıştı. Yüzüm erirken, ellerim ve ayaklarım damlıyor, su arıyordum. O dehşet anlarını anlatmak imkansız. Bu olay yüzünden bir gözümü kaybettim, diğer gözümde ciddi görme kaybı var. Ellerimi, yüzümü, ve birçok uzvumu kaybettim. Artık düzgün yemek yiyemiyorum ve nefes almakta bile zorlanıyorum” ifadelerini kullandı.
Mahkeme, Mehmet Y.’ye “Canavarca hisle veya eziyet çektirerek öldürmeye teşebbüs” suçundan 20 yıl hapis cezası verdi. Bu karar, toplumda adaletin yerini bulduğunu gösteriyor. Uzunçelebi, olayın ardından, gençlere ve kadınlara yönelik uyarılarını sürdürerek, “Bu tür şiddet olaylarının önüne geçmek için devletimizden ve toplumdan daha fazla destek ve önlem bekliyoruz. Artık dur demek gerekiyor” dedi.
Eskişehir Şehir Hastanesi Plastik, Rekonstrüktif ve Estetik Cerrahi Uzmanı Op. Dr. Abdülkadir Calavul, yaptığı açıklamada, “Hastamızın durumu oldukça ciddi ve karmaşık. Bergen’in trajik hikayesine benzer bir olay yaşadı. Vücudunda büyük yanıklar ve görme kaybı mevcut. Öncelikli olarak el ve boyun bölgelerindeki tedaviler gerçekleştirildi. Yaklaşık birkaç hafta içinde diğer ameliyatlar ve iyileşme süreçleri olacak. Bu yanıkların tedavisi oldukça zor ve uzun süreli olacak” dedi.
Yasemin Uzunçelebi, yaşadığı bu korkunç olaydan sonra, gençlere ve kadınlara önemli uyarılarda bulunarak, “İnanmak güzel, ama dikkatli olmak her şeyden önemli. Güveneceğiniz insanlar konusunda dikkatli olun, kolayca inanmayın ve her zaman temkinli olun. Bu acı olayların tekrar yaşanmaması için toplum olarak daha duyarlı olmalıyız” diyerek sözlerini tamamladı.