DOLAR
41,6812
EURO
48,8806
ALTIN
5.166,31
BIST
11.082,63
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
İstanbul
Hafif Yağmurlu
24°C
İstanbul
24°C
Hafif Yağmurlu
Cumartesi Az Bulutlu
22°C
Pazar Parçalı Bulutlu
22°C
Pazartesi Az Bulutlu
23°C
Salı Yağmurlu
18°C

İstanbul ve Marmara Bölgesi Depremlerine Dair Analiz ve Hazırlık Üzerine Yeni Bir Bakış

İstanbul ve Marmara Bölgesi depremlerine dair analiz ve hazırlık için yeni bir bakış: riskler, önlemler ve sürdürülebilir dayanıklılık.

İstanbul ve Marmara Bölgesi Depremlerine Dair Analiz ve Hazırlık Üzerine Yeni Bir Bakış
03.10.2025 10:34
A+
A-

İşte 2025 yılında İstanbul ve çevresinde meydana gelen depremler başlığı altında bir araya getirdiğimiz güncel gelişmeler ve uzman yorumları. Silivri açıklarında gerçekleşen 6.2 büyüklüğündeki deprem 13 saniye sürdü ve can kaybı olmaması sevindirici bir sonuç olarak kayıtlara geçti. Ardından 10 Ağustos’ta Sındırgı’da kaydedilen 6.1’lik deprem, yılın ikinci panik yaratan sarsıntısı olarak hafızalarda kaldı. 49 gün sonra Simav’da kaydedilen 5.5’lik deprem de bu süreçte kayda değer bir etki yarattı. 2 Ekim’de İstanbul’da hissedilen 5.0 büyüklüğündeki deprem ise Marmara Ereğlisi açıklarında gerçekleşti ve derinliği 12.5 km olarak açıklandı. Bu deprem İzmit, Sakarya, Tekirdağ ve Balıkesir gibi geniş bir alanda hissedildi.

Bu olaylar bir arada düşünülünce, 23 Nisan depremi ile 2 Ekim depremi arasında bir bağ olup olmadığı sorusu gündeme geliyor. Milliyet.com.tr için Prof. Dr. Şerif Barış, Prof. Dr. Murat Utkucu ve Doç. Dr. Bülent Doğan, deprem ve hazırlık konusundaki en ayrıntılı görüşlerini paylaştılar. SORUN DEPREM DEĞİL HAZIRLIK! 5 YERİNE 6 OLSA SONUÇ DEĞİŞİR Mİ?

İstanbul’daki deprem, doğrudan yıkıma yol açmasa da dört bina için hasar ihbarı yapıldı. Uzmanlar, bu tür sarsıntıları fay hatlarında yaygın görünen, aralarında tehlike oluşturan sarsıntılar olarak değerlendiriyor. 17 kişi yaralandı ve bu olay, deprem büyüklükleri ile toplumsal tepkilerin arasındaki farkı da göstermekte. Prof. Barış, depremlerin genelde normal sınırlar içinde gerçekleştiğini ve 1,5 yıl ile 4,5 yıl aralıklarında büyük depremlerin beklenebileceğini ifade ediyor.

“Deprem büyüklükleri farklı yöntemlerle hesaplanır ve bunlar arasındaki farklar, özellikle Marmara bölgesinde verilerin nasıl yorumlandığını etkileyebilir.” Türkiye’de AFAD ve Kandilli Rasathanesi’nin verileri arasında zaman zaman farklılıklar olabiliyor. Bu farklar, aletsel büyüklüklerin hangi yönteme göre hesaplandığına bağlıdır.

JAPONYA’DA İLKÖĞRETİMDEN BAŞLAYAN AFET BİLİNCİ Doç. Dr. Bülent Doğan, deprem için kabul gören üç ana görüşten hareketle, Alman Yer Bilimleri Merkezi GFZ’nin değerlendirmelerini hatırlatarak, deprem bölgelerindeki fayların fiziksel yapısına değiniyor. “Bu deprem, normal fay düzlemi üzerinde oluşmuş olabilir.” Bununla birlikte, afet bilincinin yaygınlaştırılması gerektiğini vurgulayan Doğan’a göre, Japonya’da olduğu gibi bir çaba, Türk toplumunda da deprem anında hızlı ve etkili müdahaleyi mümkün kılabilir.

İKİNCİ BÖLÜM: 2 Ekim Depremi ve Fay Uzunluğu Bradford uyarlamalarıyla değerlendirildiğinde, 6 büyüklüğündeki bir deprem yaklaşık 10 km uzunluğunda bir fay kırılmasıyla eşdeğerdir. Kandilli ve AFAD’ın moment büyüklükleri 5.3 ve 5.0 aralığında iken, bu deprem için yaklaşık 2 km’lik bir fay kırılmasının etkili olduğu değerlendiriliyor. Bu tür hesaplamalar, ileride daha büyük depremlerin potansiyel etkisini anlamaya yardımcı oluyor.

İlerleyen sorular arasında, 7 büyüklüğündeki bir İstanbul depreminin enerji birikimini hangi ölçüde azaltabileceği de yer alıyor. Uzmanlar, bu tür bir senaryoda mevcut deprem enerjisinin çok daha geniş bir bölgede hissedilebileceğini ve zamanla enerji boşalımının hangi ölçekte gerçekleştiğini tartışıyorlar. Marmara Bölgesi’nde geçmişte 6.8 ve üzerinde birkaç deprem kaydedildiğini hatırlatan uzmanlar, küçük depremlerin bile güvenlik ve hazırlık açısından önemli göstergeler taşıdığını belirtiyorlar.

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.