İBAN paylaşımıyla başlayan dolandırıcılık olayının ayrıntıları, yaşananlar ve failin iç yüzüne dair güvenlik ipuçlarıyla bilinçli savunma rehberi.

Mehmet Demir, İstanbul dışındaki Osmaniye’de yaşayan genç bir adam olarak, eski arkadaşıyla kurduğu güven bağı yüzünden beklenmedik bir dolandırıcılıkla karşı karşıya kaldı.
Çocukluk arkadaşı tarafından gönderilen bir mesajda, hesaplarının bloke olduğu ve acil para transferi için IBAN’a ihtiyaç duyulduğu belirtildi. Yardım etmek isteyen Mehmet, araç içindeyken yazması için IBAN’ı yanında bulunan arkadaşa ilettı; bu an, olayın kırılma noktası oldu.
PAYLAŞILAN IBAN, DOLANDIRICILIK AĞINI KULLANDI Kısa süre sonra söz konusu IBAN’ın dolandırıcılık amacıyla kullanıldığı anlaşıldı. Mehmet ve arkadaşı ifadeye çağrıldıklarında, olayın ciddiyetiyle karşılaştılar. Arkadaşına verdiği IBAN’ın dolandırıcılıkta kullanıldığını öğrenince, Mehmet için artık yalnızca bir mağduriyet söz konusuydu. Kendisi şöyle konuştu: “Karşı tarafın mağduriyetini giderdik ama hâlâ dolandırıcılıktan yargılanıyoruz. Sicilimiz tehdit altında. Benim gibi birçok mağdur var. Ne olursa olsun kimseye güvenmeyin.”
Olayın oluşumu sırasında araçta bulunan üç kişi, gelen bir telefonla Mehmet’i yönlendirdi ve kısa süre içinde kendilerine IBAN’ını iletmesini istemişti. O an vehamet, güven temeli üzerine inşa edilen bir hatayla sonuçlandı: “Daha sonra sen bana gönderirsin, ben paralarını kendilerine iletirim.” Bu süreçten sonra üç ay içinde polis çağrısı yapıldı ve savunmalar alınmaya başlandı.
MAĞDURİYETİ GİDERİLDİ AMA YARGILANMA DEVAM EDİYOR Dolandırıcılıkta kullanılan IBAN’ın sahibi olan arkadaşının da olayla ilgisinin olmadığını savunan Mehmet, bu süreçte büyük bir hukuki yük altında kaldıklarını belirtti. “Dolandırılan rakam 7 bin 800 Türk Lirasıydı ve karşı tarafa ilettiğimiz süreçte mağduriyet giderildi. Buna rağmen yargılanıyoruz,” dedi. Birlikte adalet arayışlarını sürdürdüklerini ifade eden Demir, uzlaşma ve benzeri çözümler için bu konunun değerlendirilmesini talep ediyor.
GÜVENCE DAYANAN ZİHNİYETİN ZARARI Mehmet, olayın bir arkadaşlık güvenine dayanmasının kendisini nasıl etkilediğini şu sözlerle özetledi: “Şu anda gençliğimiz tehdit altında. 50 bine yakın dilekçe topladık ve Meclis’e ilettik. Kimseye güvenmeyin, para gelecek diye düşüncelerle hareket edenlere karşı dikkatli olun.”