Hatice’nin Hikayesi: Kadın Cinayetlerinde adaletin zorlu bir çeyreği. Duygusal, bilgilendirici ve dikkat çekici bir içerik.
Erzurum’da 24 yaşındaki Hatice Ağcakale Buzlak, hayatını kadına karşı şiddeti durdurmaya çalıştığı bir dönemde kaybetti. Eşi Ali Osman Buzlak’ın, Hatice’yi boğarak öldürdüğü dava, Şiddet Önleme Merkezi’nde staj yapan Hatice’nin mesleki çalışmalarıyla yakından bağlantılı olarak ele alındı.
Erzurum 5. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen davada sanık, “eşe karşı kasten öldürme” suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırıldı. Duruşmaya SEGBİS aracılığıyla katılan sanık, mahkeme heyetine karşı son sözlerinde pişmanlığını dile getirirken, savunmalarında eylemin tasarlanmış olup olmadığına dair net bir açıklama yapamadı. Sanığın avukatları, cezaya ilişkin ağırlaştırıcı unsurları dikkate almamayı talep etti.
Hatice’nin annesi Emine Gürgen, duruşma sırasında “Sakın dışarı çıkmasın. En son noktaya kadar ceza alsın” ifadelerini kullanarak acısını paylaştı. Hakim ve savcılar da, olayın tasarlanmış olduğuna dair görüşleriyle birlikte, sanığın cezasının indirimden tamamen uzak tutulmasını isteyerek adaletin yerini bulması gerektiğini belirtti.
Mahkeme, sanık hakkında herhangi bir takdir veya haksız tahrik indirimi uygulamayarak indirsiz cezayı onayladı ve tutukluluk halinin devamına karar verdi.
Hatice’nin akrabaları ve avukatları, adil bir yargılamanın gerçekleştiğini söyleyerek acının hafiflemediğini ifade etti. Hatice’nin avukatlarından biri, “Ağırlaştırılmış müebbet hapis tabii ki acımızı hafifletmiyor, ancak adaletin yerini bulması için bu mücadeleyi sürdüreceğiz” dedi.
Gürgen, kızının Şiddet Önleme Merkezi’nde staj yaptığını ve ‘kadınların sesi olacağım’ hedefiyle mesleğine tutkuyla bağlı olduğunu hatırlatarak, bunun kendisini derinden etkilediğini belirtti.
Olayla ilgili olarak Erzurum Haber Ajansı (AA) ve ilgili medya organları, sanığın cezalandırılması kararını ayrıntılarıyla aktardı.