Güvenli Yılbaşı İçin Sahte İçkilerle Mücadelede Erken Müdahalenin Önemi

Tekirdağ Namık Kemal Üniversitesi (NKÜ) Tıp Fakültesi Enfeksiyon Hastalıkları Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Doç. Dr. Mustafa Doğan, yaklaşan yılbaşı öncesi sahte içki kaynaklı zehirlenmelere karşı dikkatli olunması gerektiğini vurguladı. Sahte içkinin kokusu ve tadı, tüketim sonrası ortaya çıkan belirtilerin varlığıyla anlaşılabilir.

Belirtiler, baş ağrısı ve mide ağrısıyla başlayıp bulantı, kusma, halsizlik gibi daha ciddi bulgulara uzanabilir; hatta koma, deliryum, bayılma, nöbetler gibi ağır tablolara yol açabilir. Bu durumlarda hızla sağlık kuruluşuna başvurmak tedavi başarısını ve ölümü engellemeyi doğrudan etkiler. İlk olarak antidot tedavisi uygulanır ve ardından toksik alkolün vücuttan atılması için diyaliz düşünülür. Ayrıca serum takviyesi, B1 ve B6 vitamini ile folik asit gibi takviyeler de hastayı destekler.

KALICI SEMPTOMLAR OLUŞABİLİR Doç. Dr. Doğan, sahte içki zehirlenmelerinde her zaman olumlu sonuçlar alınamayabileceğini belirterek, kalıcı etkilerin görülebildiğini ifade ediyor. Son dönemde karşılaşılan vakalarda kalıcı görme kaybı gibi sonuçlar yaşanabilir ve bazı kişiler karaciğer toksisitesine bağlı kronik hastalıklara ya da karaciğer nakli bekleyen bir duruma düşebilir. Böbrek yetmezliği gelişebilir ve hayatın geri kalanında diyalize bağlı yaşamak gerekebilir. Tarihte ilimizde benzer bir olay yaşanmış; yaklaşık 3-4 yıl önce toplu sahte alkol tüketimi sonucunda 12 kişi hayatını kaybetti, yaklaşık 20 kişi ise kalıcı sorunlarla yaşamına devam etti.

Yaş, sahte içkideki toksin performansını da etkileyen önemli bir faktör olarak öne çıkıyor. Gençlerde tolerans daha yüksek olabilir ve semptomlar yoğunluk açısından farklılaşabilirken; yaşlılarda ya da altta yatan hastalıklar olanlarda belirtiler daha erken ve daha ağır görülebilir.