DOLAR
41,5992
EURO
48,9186
ALTIN
5.173,34
BIST
11.220,22
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
İstanbul
Az Bulutlu
23°C
İstanbul
23°C
Az Bulutlu
Cuma Hafif Yağmurlu
24°C
Cumartesi Az Bulutlu
21°C
Pazar Parçalı Bulutlu
22°C
Pazartesi Çok Bulutlu
21°C

Gündüz Apollon Gece Athena: Geçmişin İzlerini Kadınların Sesinde Anlatan Bir Yol Hikayesi

Geçmişin izlerini kadın sesinde dinamik bir yol hikayesiyle anlatan, Gündüz Apollon Gece Athena: Güç ve zarafetin iç içe geçtiği bir yolculuk.

Gündüz Apollon Gece Athena: Geçmişin İzlerini Kadınların Sesinde Anlatan Bir Yol Hikayesi
28.09.2025 08:17
A+
A-

Gündüz Apollon Gece Athena, Tokyo’da kazandığı En İyi Film ödülüyle hatırlanan bir yılın ardından Türkiye’de vizyona girmeden önce Japonya’da da izlenmişti. Bu hafta Adana’da Altın Koza yarışında yeniden gündemde ve Emine Yıldırım’ın ilk uzun metrajı olarak öne çıkıyor. Yıldırım daha önce Kusursuzlar’ın senaryosunu yazmış, üretim aşamasında birçok projeye imza atmış ve kısa filmler yönetmiş bir isim. Hatta kısa filmlerden olan Kadıköy’ün En İyi Falcısı (2023) ile Defne karakterinin sinemaseverlerle ilk kez buluştuğu anı da hatırlanıyor. Filmin iki yönü dikkat çekici: kısa bir geçmişten uzun bir yolculuğa geçen karakterler sinemamızda nadir görülen bir dönüşüm sunuyor ve yerli filmler arasında hayaletli olan, fantastik öğelerle öne çıkan bir hikâyeye raslıyoruz.

“90’ların sancıları” başlığıyla özetlenen bu yolculuk, Defne’nin annesini hiç tanımamış olmasının öğesinde kendini bulmasına odaklanıyor. Defne, mesleğinden yola çıkarak izini sürüyor; geride kalan geçmişle ve kendi huzursuz benliğiyle uzlaşmanın kıyısında ilerliyor. Filmde Nazife ile kızı arasındaki anne-kız ilişkisi de farklı bir dinamik sunuyor. Hayalet anne, kızı peşinde koşarken Defne’nin hikâyesi ile paralel bir gerilim kuruyor. Selen Uçer’in canlandırdığı bu karakterler, hikâyenin duygusal yoğunluğunu çeşitlendiriyor. Nazife ve kızının kavuşması adımlarla ilerledikçe Defne ile annesinin karşılaşması ise bir süre mesafeli kalıyor ve bu durum filmin zirve anlarının etkisini kırıyor.

Usta örnekler gibi “Arkadaşım Şeytan” da bu türün mevcut sıkışıklığını gösterse de şu anki sinemamızda cinli, perili öğeler hâlâ bir çerçeveyle sınırlı kalıyor. Gündüz Apollon Gece Athena’nın bu açığı kapatma potansiyeli ve kadınların sorunları üzerinden ilerleyen anlatımı dikkat çekici. Tarihte ve günümüzde sürüp gelen sorunlara rağmen umut kırılmıyor; kahramanlara karşı sıcak bir sempati besliyor ve onları gerçekçi bir şekilde yakalıyor. Filmin en dikkat çekici karakterlerinden biri ise hayatındaki gerçekleri sonradan öğrenen hayalet Hüseyin. Barış Gönenen’in oyunculuğuyla ete kemiğe bürünen Hüseyin, gerçek dünyadaki zorluklara rağmen sağduyulu ve destekleyici bir rol üstleniyor. Defne’nin ona karşı hissettiği güven ve hayranlık, filmin duygusal tonunu güçlendirirken Hüseyin aynı zamanda filmin politik bir unsuru olarak da yankı buluyor. Bu yönüyle hikâye, anne-kız ilişkilerini yalnızca yüzeyde ele almak yerine 1990’ların sancılarını da günümüze taşıyor ve mekân özerkliği olarak Side Antik Kenti’ni ana karakterlerden birine dönüştürüyor.

Yıllar Sonra Yeniden Bir Araya filmin oyuncu kadrosunun özel bir uyum içinde çalıştığını hissettiriyor. Atıf Yılmaz’ın Düş Gezginleri filminden üç oyuncu yaklaşık otuz yıl sonra tekrar bir araya geliyor. Deniz Türkali ve Lale Mansur’un yıllar sonra aynı projede buluşması, ayrıca Düş Gezginleri’nde Lale Mansur’un çocukluğunu canlandıran Ezgi Çelik’in bu kez de anne-kızı rolde yer alması, seyir açısından özel bir anlam taşıyor. Hepsini aynı anda görme fırsatı heyecan verici ve anlamlı bir deneyim sunuyor. Özellikle Ezgi Çelik, Defne’nin dalgalı ruh hâlini başarılı bir şekilde yansıtarak filmi güçlendiriyor.

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.