Grip hakkında güncel bilgiler, korunma yolları ve aşının önemi; yanlış bilinenler gideriliyor, güvenli önerilerle sağlığınızı koruyun.
Sonbaharın gelişiyle kapalı alanlarda geçirilen süre arttıkça, influenza virüsünün yol açtığı grip yeniden gündeme geliyor. Damlacık yoluyla yayılan salgılar, öksürük ve hapşırıkla havaya saçılarak diğer kişiler tarafından inhalasyon yoluyla bulaşır; temasa bağlı geçiş ise ikinci bir bulaşma mekanizmasıdır. Hastalık, lenfositlere ve solunum yollarına etki eder; başlangıç belirtileri hızla kendini gösterir ve çoğu durumda ateş, halsizlik, burun akıntısı ve boğaz ağrısı ile belirginleşir.
Kuluçka süresi genelde 1–2 gün civarındadır ve bazı vakalarda ateşin 39°C’nin üzerine çıktığı, kas- eklem ağrıları ile birlikte görülen tablo dikkat çeker. Şiddetli halsizlik ve boğazda takılma hissi bazı hastalarda daha ağır görülebilir. Evde dinlenme ve sıvı alımı ile başa gelinebilse de, bazı vakalarda antiviral tedavilerin erken başlatılması yararlıdır. Özellikle çocuklarda, alerjik yapı, astım veya bağışıklık sorunları olanlarda 48–72 saat içinde başlandığında olumlu sonuçlar daha belirgindir.
Antibiyotikler virüs kaynaklı enfeksiyonlarda etkili değildir ve genelde bakteriyel komplikasyonlar ortaya çıkmadıkça kullanılmamalıdır. Aşırı veya uygunsuz antibiyotik kullanımı direnç gelişimine ve bağışıklık dengesinin bozulmasına yol açabilir. Bu nedenle gripte antibiyotik tedavisi yalnızca bakteriyel bir enfeksiyon kanıtlandığında düşünülmelidir.
En etkili korunma yöntemi grip aşısıdır. El hijyenine dikkat etmek, kalabalık ortamlarda maske kullanmak ve dengeli beslenme ile bağışıklığı güçlendirmek, virüsle mücadelede önemli rol oynar. Bol sebze ve meyve, yeşil yapraklı sebzeler ve sarımsak gibi doğal besinler ile D vitamini desteği bağışıklığı destekler. Ayrıca açık havada vakit geçirmek ve düzenli spor yapmak da korunmayı artırır. Kurumsal öneri olarak Amerikan Pediatri Akademisi, 6 ay ve üzerindeki tüm çocukların grip aşısı olması gerektiğini belirtir ve en uygun uygulama dönemi olarak Ekim–Kasım aylarını işaret eder; aşının yıl boyunca uygulanabilirliği de vurgulanır.
Grip aşısı grip yapmaz. Aşıların cansız virüslerden üretildiği ve bu nedenle gripe yol açmadığı; aşının etkisinin yaklaşık %70–%90 civarında olduğu çeşitli çalışmalarla desteklenir. Aşılı çocuklar gribe yakalansa bile, aşılı olmayanlardan daha hafif geçirebilme eğilimindedirler. Böylece, aşı olmanın riskleri görece düşüktür ve faydaları fazladır.
Alerjik reaksiyonlar grip aşısı için endişe kaynağı olmamalıdır. Genelde çok nadir görülen alerji durumları dışında, grip aşısının vücudun genel sağlığı üzerindeki faydaları ağır komplikasyon riskini azaltır. Yumurtaya karşı alerjisi olan çocuklarda bile çoğu durumda aşı uygulanabilir; doktor onayı ile uygun yaklaşım belirlenir.