Göç yönetiminde diplomasi, güvenlik ve toplumsal uyumun yeni ufuklarını keşfedin; insani yaklaşım ve etkin çözümlerle bütünleşik bakış.

Göç ve Diaspora Vakfı’nın düzenlediği zirvede İçişleri Bakan Yardımcısı Bülent Turan, göçün doğru politikalarla yönlendirildiğinde toplumsal ve ekonomik gelişmenin güç kaynağına dönüşebileceğini vurguladı. Turan, göçü yalnızca bir çatışmayla ilişkilendirmemenin önemine değinerek, antik çağlardan bu yana insan hareketliliğinin toplumsal değişimlere yol açtığını belirtti ve göçün bir toplum için yıkıma işaret eden bir süreç olmadığını söyledi.
İNSANIMIZIN MİLLİ DUYGULARI TAHRİK EDİLDİ Turan, göçmenlerin uyum süreçleriyle yeni alışkanlıkların oluşumuna dikkat çekti ve güvenlik sorunu olarak bakmanın zararlı sonuçlar doğuracağını kaydetti. Göçü güvenli, kontrollü ve kapsayıcı bir şekilde yönetmenin esas mesele olduğuna vurgu yapan Turan, illegal geçişleri engellemenin ve göçmenlerin yerleşik topluma entegrasyonunu sağlamanın gerekliliğini ifade etti. Kamu düzeni, egemenlik hakları ve temel insan haklarının korunmasıyla uyumlu politikaların inşa edilmesi gerektiğini belirtti. Türkiye’nin bu alanda uzun yıllar süren çabalarını hatırlatan Turan, göçün siyasetin bir aracı haline getirilmesini eleştirdi ve göç karşıtı kampanyaların zararlarına işaret etti.
Türkiye’nin yaklaşık 3.8 milyonluk göçmen geçişi ile dünyadaki en yoğun ikinci göç yolunu oluşturduğu bilgisini paylaşan Turan, şu anki rakamları ve gelişmeleri şöyle özetledi: Aralık 2025 itibarıyla 148 bin 934 düzensiz göçmen tespit edildi; Türkiye’de yaşayan Suriyeli sayısı en yüksek noktasında 3.7 milyonken şu anda 2.3 milyona geriledi. Göç, toplum için yeniden dengelenirken, siyasi tartışmaların da bu süreçle birlikte şekillendiğini ifade etti. Bu dönemde siyasetin gündemden düşmesi, sivil toplum ve iş dünyasının sesinin güçlenmesiyle göçün artık “güce dönüşme” dönemine girdiğini vurguladı. Turan, savaşın sona ermesiyle birlikte sınırlarımızın karşısında destek veren milyonların olduğuna dikkat çekti ve şimdi terörsüz Türkiye hedefiyle ilerlerken göçün bu hedefin kritik bir parçası olacağını belirtti.
BAŞARININ ÖNEMLİ AYAĞI OLACAK Turan, yakın geçmişteki eleştirileri dikkate alarak, artık göçün yönetiminde başarıyı hedefleyen yeni bir döneme girildiğini söyledi. Türkiye’nin kapılarını açtığı insanlara karşı güvenli, adil ve insani yaklaşımı sürdürmenin, kamu düzenini ve egemenlik haklarını koruma yükümlülüğünü de beraberinde getirdiğini belirtti. Göçün kuvvetli bir dinamik olarak toplumsal ve ekonomik güç üretimini teşvik edeceğini ifade eden Turan, güvenli ve kapsayıcı bir uyum politikasıyla hareket etmenin, ülkenin uzun vadeli istikrarı için temel unsurlardan biri olduğunu vurguladı.