Gerçek doğum tarihi ve baba annelerinin yanlış kaydı; istinabe yoluyla DNA incelemesiyle çözülen önemli bir yasal içtihat.
S.B., Türkiye’de nüfus kaydındaki hatalar nedeniyle günlük yaşamında çeşitli zorluklar yaşadı. Babaannesi, annesi, dedesi ve babası gibi akrabalık ilişkileri yanlış görünürken; gerçek baba kaydı ise kardeş olarak işaretlenmişti. 2021 yılında, bu sorunları düzeltmek amacıyla avukatı aracılığıyla bir dava açıldı. Öncelikle anne yönünden soy bağı düzeltme yoluna gidildi ve yapılan DNA incelemesiyle Müvekkilin gerçek annesinin belirlenmesi sağlandı. Ardından mahkeme süreciyle doğum belgesi temin edilerek, gerçek doğum tarihi tanık beyanlarıyla ispatlandı.
İsterseniz sürecin diğer aşamalarına geçmeden önce, mahkeme kanalıyla elde edilen belgenin ve tanık beyanlarının nasıl değerlendirildiğine değinmek gerekir. Doğum tarihi ve diğer nüfus bilgilerinin doğruluğu için gerekli adımlar atıldı; bu süreçte, iddia edilen yanlışlıklar somut delillerle çürütülerek kayıtlar düzeltilmeye uygun hâle getirildi.
Gerçek babanın tespiti için istinabe yoluyla DNA testi talebi ise sürecin en zorlu aşamasını oluşturdu. Müvekkilin baba tarafından kimlik sorunları nedeniyle Türkiye’de doğrudan DNA testi yapılamadı. Bu nedenle, yurt dışına yönlendirilerek istinabe yoluyla DNA testi yapılması talebinde bulunuldu. Mahkemenin talebi kabulüyle İtalya’ya başvurular yapıldı ve Torino’da gerçekleştirilen DNA incelemesi, Türkiye’deki mahkeme tarafından geçerli sayıldı. Böylece Müvekkilin gerçek babası resmen belirlenmiş oldu.
Yanlış kayıtlar sebebiyle oluşan sosyal ve hukuki karmaşa, amca ve halaların kardeş olarak görünmesiyle daha da ağırlaşıyordu. Nüfus kayıtlarındaki bu hatalar, miras hukuku açısından da önemli sorunlar doğurmuştu. Ancak bu karar, artık tüm bu karmaşaları sonlandırdı ve Müvekkilin gerçek ailesine kavuşmasını sağladı.
Bu karar, benzer davalara yol gösterici nitelikte olarak değerlendiriliyor. Özellikle yurt dışında yaşayan Türk vatandaşlarının benzer taleplerde istinabe yoluyla DNA incelemesiyle sonuç alınabileceğini gösteren emsal niteliğindeki bir örnek olarak kayda geçti. Mahkeme, böyle bir yaklaşımın uygulanabilirliğini somut adımlarla ortaya koydu ve yasal süreçlerin nasıl işlemesi gerektiğine dair önemli bir referans oluşturdu.