DOLAR
41,2748
EURO
48,6310
ALTIN
4.849,31
BIST
10.479,41
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
İstanbul
Parçalı Bulutlu
28°C
İstanbul
28°C
Parçalı Bulutlu
Çarşamba Açık
29°C
Perşembe Parçalı Bulutlu
29°C
Cuma Parçalı Bulutlu
28°C
Cumartesi Parçalı Bulutlu
27°C

Gazze’nin Sesine Kulak Veren The Voice of Hind Rajab: Venedik Film Festivali’nin Altın Aslan’ı Olan Öykü

Gazze’nin sesi The Voice of Hind Rajab: Venedik Film Festivali’nin Altın Aslan’ını kazanan dokunaklı öyküyle sinemanın gücünü keşfedin.

Gazze’nin Sesine Kulak Veren The Voice of Hind Rajab: Venedik Film Festivali’nin Altın Aslan’ı Olan Öykü
08.09.2025 07:25
A+
A-

Dünya çapında yüzlerce sinemacı tarafından İsrail’in Gazze’deki katliamına karşı ortak bir duruş çağrısının yayıldığı bir dönemde, 82’nci Venedik Film Festivali’nin gündemi netleşti. Açılışta, Tunuslu yönetmen Kaouther Ben Hania’nın The Voice of Hind Rajab adlı belgeseliyle yankılanan sesler, festivali adeta tek bir noktada topladı.

Filmin 22 dakikalık ayakta alkışla karşılanan prömiyerinde, İsrail ordusu tarafından hayatını kaybeden beş yaşındaki Hind Rajab’ın gerçek hikâyesi onun ses kayıtları üzerinden aktarıldı. Hind, Filistin Kızılayı’ndaki çağrı merkezini defalarca arayarak “Lütfen gelip beni alın, korkuyorum” dedi. Çekimler annesinden alınan onayla yapılırken, belgesel 70 dakikalık ses kaydı ile izleyiciye ulaştı ve Hind’in sesi Gazze’nin acısını dünyaya taşıdı.

Venedik’ten büyük ödülle dönmesini bekleyenler yanıldı; ancak film Altın Ayı yerine Juri Büyük Ödülü’nü kazanarak ödüller arasında üst sıralara çıktı. Ben Hania, ödül konuşmasında bu zaferi Filistin Kızılayı’na ve hayat kurtarmak için sokaklara çıkan herkese ithaf etti. Hind’in sesi, Gazze’nin sesi olarak vurgu yaptı ve adalet sağlanana kadar yankılanacağını belirtti. Annesi ve küçük kardeşinin hâlâ Gazze’de bulunduğu, hayatlarının tehlikede olduğu hatırlatıldı ve olay sadece Hind’in hikâyesi değil, cezadan kaçan bir rejimin eleştirisi olarak sunuldu.

Festivalde sinemanın politikleşmesi temasında farklı eserler de öne çıktı. Jim Jarmusch’un ilk kez katıldığı festivalde Father Mother Sister Brother üç farklı aileyi ve dinamiklerini anlatan bir esere dönüşerek Altın Ayı’ya aday gösterildi. Jarmusch, sanatın politik olması için doğrudan siyasete değinmenin gerekmediğini, empatinin ve bağ kurmanın sorunları çözmenin ilk adımı olduğunu ifade etti.

En İyi Yönetmen Ödülü Benny Safdie’nin The Smashing Machine ile elde ettiği törende, Çinli oyuncu Xin Zhilei The Sun Rises on Us All ile En İyi Kadın Oyuncu, Toni Servillo ise La Grazia ile En İyi Erkek Oyuncu seçildi. Orizzonti Bölümü’nde Songs of Forgotten Trees ile En İyi Yönetmen Ödülü’nü kazanan Hintli Anuparna Roy, konuşmasında her çocuğun barış, özgürlük ve kurtuluş haklarına vurgu yaptı ve Filistin’i istisna olarak nitelendirdi. Aynı bölümde The Ivy ile En İyi Senaryo Ödülü’nün sahibi olan Ana Cristina Barragan, ödül konuşmasını “Özgür Filistin” diyerek noktaladı.

Armani Beauty Seyirci Ödülü’nü kazanan Calle Malaga filminin yönetmeni Maryam Touzani ise bir anne olarak çocuklarına bakarken dünyadaki birçok ailenin trajedisine değindi ve insanlığımızı kaybetmeyi reddeden bir duruş sergiledi: “Bu dehşet sona erene kadar daha kaç kişi kaybedecek? Gözyaşlarımızı silip yolumuza devam ediyoruz ama insanlığımızı korumalıyız.”

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.