Fenerbahçe’nin sağ bek serüveni, transferler ve tartışmalarıyla ilgili detaylı analiz. Takımın gelişimini ve gelecekteki planlarını keşfedin.
Elinde Mert Müldür var, devre arası Kızılyıldız’dan transfer ederek Zenit’e kiralık gönderdikleri Ognjen Mimovic bulunuyor. Ancak, kulüpte yeni bir sağ bek arayışları devam ediyor ve bu durum şaşkınlık yaratıyor. Mimovic, 6.7 milyon euro gibi oldukça yüksek bir bonservis bedeliyle transfer edilmişti. 2004 doğumlu ve potansiyeli yüksek genç bir oyuncu olmasına rağmen, ne yazık ki henüz takıma adapte olamadı.
İlginç olan ise, Mimovic’in Fenerbahçe’nin antrenman tesislerine dahi uğramadan, eski kulübü Kızılyıldız’a satış opsiyonuyla birlikte kiralanacağı yönünde konuşmaların olması. Bu gelişmeler, kulüp yönetiminin transfer politikasını sorgulatıyor. Evet, Fenerbahçe 6.7 milyon euro ödeyerek transfer ettiği bir oyuncuyu maçlara çıkarmadan, hatta antrenmanlara dahi katılmadan gönderme planı yapıyor.
Bu sorunun cevabı ise oldukça kafa karıştırıcı. Mimovic, eğer gerçekten beklentilerin altında kalıyorsa, bu kadar yüksek para ödeyerek neden alınmıştı? Eğer oyuncu iyi ise, ne oldu da akıllara zarar bir karar alınıp, kulüp tarafından satılmaya çalışılıyor? Ayrıca, Fenerbahçe’nin ilgilendiği sağ bekler arasına bakıldığında, 35 yaşındaki Kyle Walker veya yine 35 yaşındaki Matteo Darmian gibi tecrübeli isimler öne çıkıyor. Bu durum, genç oyuncu yatırımlarına pek de uygun olmayan bir tabloyu ortaya koyuyor.
Hal böyleyken, büyük teknik direktör Jose Mourinho’nun ‘genç’ oyuncuları sevdiği bilinen bir gerçek. Bu nedenle, Mourinho’ya naçizane bir önerim var: Brezilya’nın efsane sağ beki Cafu, sizinle birlikte çalışmayı çok ister. Sadece 55 yaşında ve 17 yıl önce futbolu bıraktı. Eğer ikna edilebilirsek, güzel bir kamp dönemi geçirerek, Türk futboluna ve lige büyük bir katkı sağlayabilir. Cafu’nun Portekiz sıcaklarında geçireceği bir kamp, gerçekten büyük fark yaratır. Ayrıca, genç yeteneklerle uğraşmak yerine, Cafu gibi tecrübeli bir isimle çalışmak, takıma büyük katkı sağlar.
İkinci önerim ise, yine efsane Alman sağ beki Philipp Lahm. Henüz 41 yaşında ve 8 yıl önce futbolu bıraktı. Transferi zor olsa da, yolunu bulmanın yollarını aramak lazım. Lahm gibi tecrübeli bir isim, hem takıma liderlik eder hem de genç oyunculara örnek olur. Bu tarz isimlerle ilgilenmek, kulüp açısından büyük avantaj sağlar.
Bakın beyler, ya futboldan hiç anlamıyorsunuz ya da bu işleri bilinçli olarak kasıtlı yapıyorsunuz. Bu noktada, aklıma başka bir şey gelmiyor artık. 32 yaşındaki Diego Carlos’a devre arası 11.5 milyon euro bonservis ödemek yeterli olmadı mı sizlere? Maximin gibi, halı saha topçusu bile denilebilecek bir oyuncuyu 8 milyon euroya kiralamak da yeterliydi belki. Ama siz, daha fazlasını yapmaya mı çalışıyorsunuz?
İşte size birkaç örnek: Kyle Walker’a 2-3 milyon euro imza parası ve 7-8 milyon eurodan iki yıllık sözleşme teklif edilse, ne olurdu? Ya da, Matteo Darmian’ı benzer koşullarla takıma katmak mümkün olsaydı? Real Madrid, Barcelona, Arsenal, Manchester City, Liverpool, Bayern Münih ve PSG gibi dev bütçeli kulüpler bile genç oyuncu transferlerinde titiz davranırken, siz neyin peşindesiniz? Zaten 11 yıldır şampiyon olamayan bir takımın içindesiniz, önünüzde büyük bir fırsat varken, bu durumu nasıl açıklayacaksınız?
Unutmayın, YKS’de 4 yanlış 1 doğruyu götürür. Ama futbolda, bir yanlış bütün doğruları siler. Bu çok nettir ve yüzlerce kez ispatlanmıştır. Bu sezon, tek bir hata yapma şansınız yok. Transferlerin tamamı genç, kaliteli ve isabetli olmalı. Yeter mi, yetmez! Fenerbahçe’de olmaya layık olmayan herkes derhal gönderilmeli. A’dan Z’ye doğru işler yaparak, yeniden umut olmalısınız. Bu sizin son şansınız ve bunu çok iyi biliyorsunuz. Bu nedenle, acil ve doğru adımlar atmalısınız, aksi takdirde duman olup uçarsınız.