Doğum günü sürpriziyle başlayan Yusuf Eren’in böbrek nakli yolculuğu: yeni bir hayata umut dolu bir başlangıç.
Çanakkale’de yaşayan Kadriye ve Mesut Özbek çiftinin büyük oğlu Yusuf Eren, doğuştan gelen böbrek kanalı darlığı nedeniyle çocukluğundan itibaren tıbbi takipteydi. Sol böbrek gelişmediği için işlevini kaybetmiş, sağ böbrek ise hasar görmüştü. Bu nedenle darlığı açma ameliyatı sonrası yaklaşık 10 yıl boyunca düzenli kontrolle yaşamını sürdürdü. Ancak geçen Mayıs ayında yapılan tetkikler kreatinin yükselince diyaliz tedavisine başlanması gerekti ve kısa süreli bir diyaliz dönemi sonrasında nakil için uygun bir verici aranmasına geçildi.
Anne Kadriye Özbek, uygun verici olarak değerlendirildi ve 28 Ağustos’ta gerçekleştirilen nakil operasyonu, deneyimli bir ekip tarafından başarıyla tamamlandı. Operasyona Uzm. Dr. Işık Özgü başkanlığında, Uzm. Dr. Uğur Saraçoğlu, Prof. Dr. Hüseyin Töz, Doç. Dr. Ebru Sevinç Ok, Uzm. Dr. Gökhan Ekin ve Doç. Dr. Mert Akan katkıda bulundu.
Doğum Günü 1 Ekim vesilesiyle kontrollerine devam eden Eren, doğum gününde hastaneye geldiğinde sürprizle karşılaştı: Böbrek nakli ekibi, doğum gününü kutmak amacıyla pasta kesimi gerçekleştirdi. Pastasını Prof. Dr. Hüseyin Töz ve Uzm. Dr. Işık Özgü ile birlikte kesen Eren, ekip ve annesine teşekkür ederken “Yıllarca hastalığı kendime kondurmadım. Diyaliz sürecim yalnızca bir ay sürdü. Annem bana böbreğini vererek makineye bağlı yaşamaktan kurtardı. Şimdi özgür ve makinesiz bir hayata adım atıyorum” dedi. Annesi Kadriye Özbek ise oğluna böbreğini vermenin tarifsiz mutluluğunu paylaştı.
Prof. Dr. Hüseyin Töz, hastanın geçmişine ilişkin şu bilgileri paylaştı: Eren, 2.5 yaşındayken doğuştan böbrek kanal darlığı tanısı almıştı ve yaklaşık 20 yıl kronik böbrek hastası olarak takip edildi. Diyaliz sürecinin ardından anne adayının gönüllü verici olmasıyla nakil başarıyla sonuçlandı. Kontroller doğum gününe denk geldiği için ekip küçük bir kutlama düzenledi ve hastalarımızın moralinin tedavinin ayrılmaz bir parçası olduğunu vurguladı.