Çünkü asıl mesele, 12 yıl boyunca sınıf sıralarında oturmak değil; o yılları, geleceğe ışık tutacak şekilde değerlendirebilmektir. Esnek ve Nitelikli Bir Yol! Bugün hepimizin üzerinde düşünmesi gereken bir gerçek var: Eğitim, sadece yılların sayısıyla...
Oysa hayatın anlamı; temiz defterlerde değil, lekeli sayfalarda gizli. Ömrün kıyısında fark edilen hayat!.. Hayat, çoğu zaman farkına varmadan elimizden kayıp giden bir nehir gibi… Koşuyoruz, yetişiyoruz, plan yapıyoruz, kusursuz olmaya uğraşıyoruz. Ama dönüp baktığımızda aslında...
Siz annenizden, ninelerinizden, yakın ve uzak akrabalarınızın kadınlarından ne miras aldınız ve çocuğunuza ne miras bırakıyorsunuz? Annesinin gözlerinde varlığının yansımasını göremeyen bir çocuk, eğer iyi birine rast gelemezse, hayatı boyunca varlığını yansıtacak aynayı başkalarının gözlerinde...
“Bu dünya hayatı bir oyun ve oyalanmadan ibarettir. Ahiret yurdu ise asıl hayatın ta kendisidir. Keşke bilselerdi.” Ah bir düşünebilsek!.. Yunus Emre ne güzel söylemiş: “Sevelim, sevilelim, dünya kimseye kalmaz.” Kur’an-ı Kerim de...
Artık konuşma değil, eylem vaktidir! Bitmeyen Bir Arayış!.. Biz bir hayalin çocuklarıydık!.. Kimi dostluklar vardır ki kırk yıl, elli yıl sürer. Yürekler aynı ideal için çarpar, aynı davanın sancısı taşınır. Bizler de bir zamanlar...
O kitaplar ona sessizce şunu fısıldar: “Sen daha büyük düşünebilirsin, sen bu dünyanın sınırlarına sığmazsın.” Bir eve girdiğinizde duvarlarda kitap rafları yoksa, o evde sessizlik ağır gelir insana. Çünkü kitapların sesi, sadece yazı değildir;...
Her çocuğun üniversite okuması değil, her çocuğun kendi yeteneğinde zirveye çıkmasıdır asıl hedef. Bir ülkenin geleceğini görmek için onun okullarına bakın derler. Bugün biz, okullarımıza baktığımızda ne görüyoruz? Umut dolu gözlerle sıralara oturan çocukları mı, yoksa...
Ya Rabbi, kalplerimizi Kur’an’la ihya eyle. İnsan, yaratıldığı günden beri derin bir arayış içinde! Kimi saadeti saraylarda arar, kimi huzuru dağ başlarında. Kimi ilmi kitaplarda bulur sanır, kimi hikmeti dünyalık makamda. Kimi zaferi kılıçta arar, kimi...
İnsana düşen görev çalışmak, helali aramak, sonra da gönlünü Rabbine teslim etmektir. “Rızık koşmaz, nasip ulaşır.” İnsan çoğu zaman hayat telaşına kapılır. Daha çok kazanmak, daha uzun yaşamak, daha fazlasına sahip olmak için didinir durur....
Unutulmamalıdır ki, her eleştiri bir taş değil, bir tuğla olmalıdır; yıkmak için değil, birlikte daha sağlam bir yapı kurmak içindir. Yol göstericiliğin önemi! Toplum hayatında görev üstlenen, yetkili ve etkili makamlarda bulunan insanların omuzlarındaki...
İşte o anlarda anlarız ki; insana insan yetmez, dünyaya dünya yetmez. Bazen insanın yüreği kelimelerden ağır gelir… Biriktirdiğimiz dertler, söylemeye cesaret edemediğimiz sözler, kalemden dökülüp de satırlarda kaybolan cümleler… Hepsi omuzlarımıza yük, gözlerimize perde olur....
Rabbim bizleri gönül kıranlardan değil, gönül yapanlardan eylesin. Ne büyük söz ne derin bir sır… Dünya telaşı, geçim kavgası, günlük koşuşturmalar derken bazen bir bakışla, bazen bir sözle bilmeden gönül kırarız. Oysa kırılan gönül, incecik bir cam...
Edebiyat ise bu gerçeği gönlümüzün diliyle fısıldar: “Omuz omuza duranların gölgesi uzun olur.” Platform ve Topluluklara… Zaman, beklemeyeni sürükleyen, erteleyeni cezalandıran bir nehir gibidir. Yarın çok geç olabilir. Bu nedenle birlikte olmak, organize hareket...
–Sana bir adam geldi, hediye getirdi. Bir adam da geldi, senden bir şey istedi. Sen, hediye getireni daha çok seviyorsan dünya ehlisin. Senden isteyeni daha çok seviyorsan ahiret ehlisin. İnsan kendini kandırmaya ne kadar...
Yöneticiler doğru olmazsa adalet çöker, tüccar doğru olmazsa ticaret bozulur, öğretmen doğru olmazsa gelecek ziyan olur. Hayat, insanın zihninde başlar ve gönlünde büyür. Düşüncelerimiz, hislerimiz ve tercihlerimiz bizi biz yapan temel taşlardır. İşte bu yüzden “İyi düşün,...
“30 Ağustos sadece bir tarih değil, Milletin ebedi bağımsızlık yemini!” Milletlerin tarihinde bazı günler vardır ki sadece geçmişi değil, geleceği de aydınlatır. 30 Ağustos, Türk milletinin bağımsızlık yemini, iradesini yeniden ilan ettiği gündür. O...
Çünkü notalar yalan söylemez… Bir insanın en sevdiği şarkılarda saklıdır hayatının özeti… Kimine göre Yaratan’a yakarış, kimine göre Allah’ın elçisine duyulan hasret, kimine göre ise bir sevdaya, bir dosta, bir hatıraya dokunan nağmelerdir...
Eğitim neden hâlâ yoluna girmedi? Türkiye’de Eğitim Neden Hâlâ Yolunu Bulamadı? Eğitim, bir milletin damarlarında dolaşan kan gibidir. Bu kan kirlenirse, bütün beden hastalanır. Türkiye’de eğitim uzun zamandır “yapboz” tahtasına dönmüş durumda. Müfredatlar değişiyor, sınav sistemleri yenileniyor, yeni...
Sitemizde daha iyi hizmet sunulabilmesi için çerezler (cookies) kullanılmaktadır. Çerezler hakkında detaylı bilgi için Gizlilik sayfasını inceleyebilirsiniz. Sitemizi kullanmaya devam etmeniz halinde çerezleri (cookies) kabul etmiş olursunuz.