Bolşoy Tiyatrosu İstanbul’da: Romeo ve Juliet ile Kuğu Gölü AKM Sahnesinde buluşuyor. Kaçırmayın, unutulmaz bir sanat deneyimi sizi bekliyor.
Bolşoy Tiyatrosu, yüzyılların mirasını taşıyan görkemli bir kolektif olarak İstanbul’a ulaşıyor. İstanbul Kültür Yolu Festivali kapsamında AKM’nin ihtişamlı sahnesinde dört akşam boyunca iki başyapıtla seyirci karşısına çıkacak: Shakespeare’in trajedisi Romeo ve Juliet ile Çaykovski’nin büyülü balesi Kuğu Gölü.
Yaklaşık 350 kişilik dev bir kadro ile İstanbul’a gelecek olan topluluk, 1776’dan bu yana Rus kültürel belleğini taşıyan bir ekiptir. Sahneye taşıdığı klasik eserlerle ulusal kimliğin ve dünya sahne sanatlarının simgelerinden biri olarak kabul edilen Bolşoy, uzun yıllardır elde ettiği estetik ve mirasla dünyanın dört köşesinde bir sanat mabedi olarak anılmaktadır.
Sanat direktörü Makhar Vaziev, topluluğun küresel ününü şekillendiren yaklaşımını şu sözlerle özetliyor: “Değerleri korumak önemli, ama biz bir müze değiliz. Bu yaşayan bir sanat formu. Yeni kuillere aktarırken onu yeniden canlandırıyoruz.” Vaziev’in bu sözleri, Bolşoy’un disiplin ile yeniliği harmanlayarak dünya çapındaki konumunu pekiştirdiğini gösteriyor.
İstanbul programında, Romeo ve Julietin büyülü bale anlatımı ve sahne tarihinin en çok sahnelenen eserlerinden Kuğu Gölü yer alıyor. Kombinasyonun zorluğu ve duygusal yoğunluğu, bu gösterileri özel kılıyor. 1940 yılında ilk kez sahnelenen Romeo ve Juliet, Lavrovski’nin koreografisiyle Sovyet bale tarihinde önemli bir dönüm noktası olarak kabul ediliyor; dramatik anlatım ve kültürel referanslar halen sanatçılar için özel bir anlam taşıyor.
“Beyaz Kuğu daha zor” diyen Bolşoy’un prima balerini Svetlana Zakharova, Odette/Odile ikilisini canlandırırken rolün zorluklarını şu sözlerle açıklıyor: “Teknik olarak Odile daha rahat. 32 fouetté dans etmek en zor gibi görünebilir; ama Beyaz Kuğu teknik olarak daha güç.” İstanbul temsillerinde başdansçılar olarak Artemy Belyakov, Egor Gerashchenko, Elizaveta Kokoreva, Alyona Kovalyova, Denis Savin ve Yulia Stepanova sahnede olacak. Bolşoy’un orkestrası da AKM’deki gösterileri yönetecek; şef Anton Grishanin yönetimindeki topluluk, Prokofyev ve Çaykovski’nin eserlerini İstanbul akustiğinde nefesleştirecek.
Rusya’nın en köklü orkestralarından biri olarak kabul edilen Bolşoy, uluslararası ödüllü sanatçılarıyla dünyadaki seçkin senfoni toplulukları arasında anılıyor.